Pandemi hala devam ederken, bizler de evlerimizden çalışmayı ve sürecin geçmesini beklemeyi sürdürüyoruz. Bu süreçte siz değerli okuyucularımızın evdeki bol vakitlerini değerlendirebilmeleri için sektör profesyonellerinden aldığımız öneriler ile listeler oluşturmaya da devam ediyoruz. Daha önce sektör profesyonellerinin önerileriyle okuyabileceğiniz sektörel kitaplar ve keyifle izleyebileceğiniz filmlerin listelerini yapmıştık. Bu kez evdeyken sıkılmadan izleyebileceğiniz dizi önerileri istedik.
Profesyonellerin dizi önerilerini ve bu diziler ile ilgili düşüncelerini aşağıda bulabilirsiniz. Şimdiden keyifli izlemeler...
Hasan Başusta - Dijital Pazarlama Eğitmeni & Danışmanı
Yapay zekanın geleceğinin nereye varabileceğini göstermesi açısından Westworld muhteşem bir yapım. Bunu zaten biliyoruz, geç bunları diyenler için bir tane de sektör dışından öneri vereyim: The Good Place. Felsefe ile ilgileniyorsanız, temellerini eğlenceli bir şekilde 22'şer dakikalık çıtır çerez komedi dizisinde izlemek isterseniz harika bir dizi. Ben çok güldüm, umarım siz de eğlenceli vakit geçirirsiniz.
Neslihan Demir - Arzum / Pazarlama İletişimi Müdürü
Baskıcı bir Musevi mezhebinde doğan ve büyüyen bir genç kadının hayatı, çıkış noktası, kaçışı ve kendini ve özgürlüğünü keşfetmesi...
Hayatta her zaman baskı altında olduğunuz ve kaçmak kurtulmak istediğiniz anlar olabiliyor kendinizi tanımanızın ve aslında özgürlüğün ne kadar anlamlı olduğunu hatırlatıyor.
Önder Bakal - Yataş Grup / E-Ticaret Müdürü
"Her bölümünde bambaşka hikayeler barındırdığından sürükleyici yapısıyla merak uyandıran Narcos, gerçek bir hayat hikayesinden uyarlanmış. Dünya çapına yayılmış bir uyuşturucu şebekesini engellemeye çalışan kolluk kuvvetlerini konu ediyor. Karakterler oldukça başarılı. Müzikleri, kurgusu ve akışıyla sizi de etkileyeceğine eminim..
Burak Arcan - Promart Promotion Yönetici Ortağı
Aslında pek çok klasik dizi izliyorum ama belki bu karantina günlerinde hem context olarak anlamlı olabilecek hem de farklı olabilecek olanı söyleyebilirim: FORMULA 1 DRIVE TO SURVIVE. Benim tutkulu olduğum bir konu Formula 1 zaten. Bence bu günlerde liderlik, duygusal dayanıklılık, stres ve kriz yönetimi konularında alınacak çok ders var ordan. Kazanmak sadece iyi araba kullanmak ya da iyi bir araç sahibi olmak değil. Beraberinde sahip olmanız gereken –duygusal dayanıklılık, stratejik düşünme, hırs, stres yönetimi, rekabetçi olmak, umudunuzu ve odağınızı hiç yitirmemek- gibi kişisel özellikleri çok net görüyorsunuz. Aslında bu sebeple izlemedim tabii ama izledikçe içinde yaşadığımız günlerle ilişki kuruyorsunuz ister istemez.
İlkin Karataş Ülkü - Salt İletişim Grup / Kurucu ve Ajans Başkanı
İlk bir kaç bölümünü British Channel 4’da izlemeye başladığım ancak Netflix’e geçtikten sonra fırsat bulamadığım Black Mirror adlı diziyi izliyorum.
Black Mirror; teknoloji gerçekten ilerlediğinde ne olacak? sorusunun farklı cevaplarını bir distopya halinde bizlere sunuyor. Tüyler ürpertici antoloji serisi, teknolojinin denetlenmeden ilerlediğinde doğurduğu sonuçları varsayımsal olarak inceliyor.
Yavuzhan Gel - YouthWorks / Executive Creative Director
Benim önerim Netflix’teki Freud dizisi… Her ne kadar ben Carl Gustav Jung’çu olsam da neticede Freud’un tarihi önemine saygı duyarım. Bu dizide Freud’un hayatına belgesel bir şekilde bakmak yerine Freud’dan yararlanarak kurgusal bir alter egosunu oluşturmuşlar. Bir polisle gizemli cinayetleri çözmeye çalışıyor. Dizinin sevdiğim tarafı Freud’un haleti ruhiyesini anlatmak yerine göstermeyi harika başarması… Dizinin görünüşü, müzikleri, anlatım tarzı o kadar Freud ki dizi olsa ancak böyle olurdu diyorsunuz. Herkese göre değil ama bu konuya ilgiliyseniz ve evde biraz Freud’un garip evreninde geçen bir hikayede kaybolmak istiyorsanız, mutlaka izleyin.
İsmail Bütün - Türk Telekom International / CCO
Benim önerim 'Black Mirror'. Bir çeşit bilim kurgu. Gelişen teknolojinin ve sosyal medyanın insanların hem bireysel hem de sosyal yanlarına ne tür etkiler yapabileceğiyle ilgili kurgular var. Anlatılanlar bazen çok uzak gibi görünse de bazen çok yakında olabilir hissi veriyor. Her bölümünün hikayesi, yazarı ve yönetmeni farklı. Bu şekliyle de ayrışıyor.