Aslıhan Anarat Çötelioğlu: İnsan yaratıcılığı ve duygusal zekâsı benzersizdir

Reklamcılık Vakfı (RV) Başkanı Aslıhan Anarat Çötelioğlu: "Umarım gelişim fırsatını iyi değerlendirerek, rutini kolaylaştıracağımız, tekrarı azaltacağımız, yaratıcılığa daha fazla zaman ayırabileceğimiz bir zaman dilimine geçiş yapacağız. Belli mi olur, belki de sektörün derin sorunlarına çözüm üretebilecek bir gelişmeye tanıklık ediyoruzdur!?"

Bu sene hiç şüphesiz en çok yapay zekâ konuştuk. Bu da kuru ve uzaktan, ilgisiz bir konuşma değildi, zira tüm endüstriler için pazarlama alanı, perakende, bankacılık ve finans, sağlık, ulaşım... AI’ın en çok etkileyeceği dört alan – hepsinin ortak özelliği kişisel veriye en çok sahip olan alanlar.

AI geleceğimizin temeli

AI biz iletişimciler için sadece havalı bir kavram değil, bugünkü hayatımızın bir parçası ve geleceğimizin temeli. Medya planlamasından, stratejiye ve prodüksiyona her alanda kullanmakta olduğumuz bir kaldıraç, başlangıcın başlangıcında olduğumuzun farkındayız ve önümüzdeki dünya bizleri müthiş heyecanlandırıyor.

Peki neler yaptık ve neleri anladık 2024 yılında işimize yapay zekâ entegre ederek? Hız ve riski düşük analiz yeteneği sayabileceğim başlıca faydalar. Müşteri veri setlerini büyük bir hız ve doğrulukla analiz ederek, müşteri davranışlarını daha hızla anladık ve medya ve kreatif stratejilerimizi bu anlayışa göre şekillendirdik. Kişiselleştirilmiş içerik önerileri ve kampanya etkinliğinin optimizasyonu, yapay zekâ yatırımlarımızın meyvesi olarak karşımıza çıkmaya başladı. 

Yapay zekâ, insan yaratıcılığının katalizörü

Peki reklamcılık tehlikede mi? Bence değil! Yapay zekâ, veri analizi ve belirli algoritmalarla çalışırken, insan yaratıcılığı ve duygusal zekâsı benzersizdir. İnsanlar, empati kurma, duygusal bağlar oluşturma ve kültürel bağlamı anlama yeteneklerine sahiptir. Bu, özellikle sanat ve medya gibi alanlarda büyük bir avantaj. Yapay zekâ, belirli kurallara ve verilere dayanarak çalışırken, insanlar daha esnek ve yaratıcı düşünme yeteneklerine sahiptir. Kreatif endüstride etik ve değerler önemli bir rol oynar. İnsanlar, kültürel, sosyal ve etik değerleri göz önünde bulundurarak kararlar alabilirler. İnsan doğasının yaratıcılığa çiçek açtıran özelliklerini düşününce bu soruya olan cevabımın fontlarının büyüdüğünü hissediyorum. Bu teknolojiyi ve hoşgeldin dediğimiz nicelerini rutin ve tekrar eden işlerimizi hızla yapmamıza yarayacak, bizlerin ise yeni fikirler üretmeye odaklanabileceğimiz katalizörler olarak görüyorum.

Deepfake teknolojisi kötü ellerde korkutan bir teknolojik gelişme gibi görülse de 2023 yılında Cannes’da CreativeEffectiveness Grand Prix’i ödülünü alan ve Mondelēz International markasının işlerini yüzde 35 oranında büyütmesine yardımcı olan bir kampanya olan Shah Rukh Khan-My-Ad, Ogilvy Mumbai işi gibi bu teknolojilerin değiştiren, büyüten, etkili gücüne inanıyorum.

Veya Nike’ın 50. Yılı için AKQA tarafından yaratılan ve yapılan ve yine Cannes’da Digital Craft dalında Grand Prix alan, Nike Serena Williams “Never Done Evolving” kampanyasında olduğu gibi markanın elinde olan müthiş bir veri geçmişinin yeni hikâyelere ilham olabileceğine inanıyorum.

Umarım bu gelişim fırsatını iyi değerlendirerek, rutini kolaylaştıracağımız, tekrarı azaltacağımız, yaratıcılığa daha fazla zaman ayırabileceğimiz bir zaman dilimine geçiş yapacağız. Belli mi olur, belki de sektörün derin sorunlarına çözüm üretebilecek bir gelişmeye tanıklık ediyoruzdur!?

2025 güzellikleriyle, tüm ilhamıyla ve kucaklayacağımız tüm renkleriyle gelsin, hepimize iyi seneler!

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir