Teknoloji devi OpenAI, ilk kapsamlı yeniden markalama çalışmasıyla yapay zekâyı daha insancıl ve erişilebilir hale getirmeyi hedefliyor. Hollandalı grafik tasarım firması Studio Dumbar/DEPT ile işbirliği içinde geliştirilen yeni marka kimliği, katı ve mekanik estetikten uzaklaşarak daha akıcı, davetkar ve insana dokunan bir tasarım anlayışı sunuyor.
Yeniden markalamanın önemli parçalarından biri de OpenAI Sans adını taşıyan özel yazı tipi. Geometrik hassasiyeti korurken daha sıcak ve erişilebilir bir his sunan bu tipografi, markanın yeni imajını şekillendiriyor. Renk paleti ise derinliği ve geniş ufukları çağrıştıran soğuk gri ve mavilerden oluşuyor. Buna kontrast oluşturan canlı birincil tonlar ise görsel netliği artırarak markanın güçlü ve etkileyici bir kimlik kazanmasını sağlıyor.
Tasarım ekibi, OpenAI’nin yenilenen vizyonunu vurgulamak için Emotive Point adlı yeni bir görsel ögeyi de tanıttı. Dönen mavi bir fon üzerine yerleştirilmiş titreşen bir disk formundaki bu amblem, yapay zekânın soyut ancak insan odaklı doğasını temsil ediyor.
Her ne kadar yeniden tasarım tamamen yapay zekâ tarafından oluşturulmasa da, OpenAI’nin şirket içi yapay zekâ araçları bu sürece destek sağladı. Tipografi ağırlıkları ve oranları gibi teknik detaylar yapay zekâ tarafından optimize edilerek insan sezgisi ile makine verimliliği arasında kusursuz bir denge kuruldu.
Bu dönüşüm, OpenAI’nin yalnızca bir teknoloji şirketi olmanın ötesine geçerek insan merkezli yapay zekâ deneyimleri sunma vizyonunu güçlendiriyor. Marka, geleceğin yapay zekâ dünyasını şekillendirirken, hem tasarım hem de teknoloji açısından daha insana yakın bir dil oluşturmayı hedefliyor.