Google Çalışanları, Şirketin Polise Teknoloji Satmayı Durdurmasını Talep Ediyor

ABD’de George Floyd’un polis şiddeti ile öldürülmesi üzerine polise karşı tepkiler ve protestolar devam ediyor.
Daha önce sizlerle Amazon, IBM ve Microsoft gibi büyük şirketlerin ABD polisine hizmet ve ürün satmayı durdurma kararı aldıklarını paylaşmıştık. Google çalışanları da benzer bir kararın kendi şirketlerinde de alınmasını talep ediyorlar.
1.600’den fazla Google çalışanı, şirketin teknolojisini polise satmayı bırakmasını talep eden bir dilekçe imzaladı. Dilekçe doğrudan şirketin CEO Sundar Pichai’ye hitap ediyor ve Google’ı süregelen ırkçılıktan kar etmek ile suçluyor.
Google’da yayınlanan mektupta, “Google’ın ırkçılığın ortadan kaldırılmasına yardımcı olmak için gerçek adımlar atmasını istiyoruz” diyor ve mektubu imzalayanların Siyahilerin yaşamlarının önemli olduğunu somut olarak göstermek istedikleri belirtiliyor.
Çalışanlar Google’ın yaşananlar karşısındaki duruşuna ve Google’ın G Suite’inin New York’taki Clarkstown Polis Departmanı tarafından kullanılmasına atıfta bulundu ve ayrıca şirketin dolaylı yoldan ırkçı politikalara bağışta bulunduğunu belirtti.
Mektup, “George Floyd’un boynundaki izde sorumluluğu olan kurumların daha da etkili olmalarına neden yardımcı oluyoruz?” sorusuyla bitiyor.
YÖRSAN’ın İflası Kabul Edildi

2018’de konkordato isteyen ve geçtiğimiz yıl kayyum atanan süt ürünleri üreticisi YÖRSAN’ın iflası resmi olarak kabul edildi. Konkordato ilanında dava dilekçesine göre, ekonomide yaşanan genel sıkıntıların şirketin mali yapısını olumsuz […]
Reader Interactions
Bir cevap yazın Cevabı iptal et
Marka da Semt de Bizim: Asırlık Yerel Markalar








Shell’den Sağlık Bakanlığı’na 5 Milyon TL Akaryakıt Desteği

Shell & Turcas, T.C. Sağlık Bakanlığı’nın Corona virüs (COVID-19) enfeksiyonu ile ülke çapında yürüttüğü yoğun mücadeleye destek olabilmek adına, mücadeleye katılan Bakanlık bünyesindeki sağlık çalışanları, ambulanslar ve diğer araçların kullanımı […]
Fast Food Sektörü Bir Challenge ile Sağlık Çalışanları için Bir Araya Geldi

Burger King, dünyamızda ve ülkemizde yaşanan COVID-19 salgını sebebiyle gece gündüz demeden çalışan sağlık çalışanlarına yönelik sektörün büyük oyuncularına destek çağrısında bulundu. Diğer markalardan gelen yanıtlar ise bu günlerin birlikte aşılacağına dair örnek teşkil etti.
Burger King®, sosyal medya hesaplarından yaptığı çağrıyla “Bizim için gece gündüz çalışan sağlık çalışanlarımıza sonsuz teşekkürler! Yorgunluğunuzu bir nebze olsun dindirebilmek en büyük mutluluğumuz” diyerek sağlık çalışanlarına desteğini bir kez daha yineledi.

Burger King®’in #saglıkcalısanlarıicinyanyanayız etiketi ile “Biliyoruz ki siz de destek oluyorsunuz, gelin bu hareketi birlikte büyütelim!” diyerek sektörün önde gelen oyuncularına yaptığı çağrı büyük ilgi gördü. Sektör temsilcisi markalar ardı ardına sağlık çalışanlarına yönelik kampanyalar başlatarak bu çağrıya cevap verdi.
Sağlık çalışanlarına destek olmak amacıyla, ilk çağrıyı başlatan Burger King, Mc Donald’s’a sosyal medya üzerinden meydan okudu. Burger King’in bu çağrısına sessiz kalmayan Mc Donald’s da KFC’yi; KFC Dominos Pizza’yı; Domino’s Pizza ise Little Caesars’ı, Little Caesars ise Kahve Dünyası'nı, Kahve Dünyası ise Starbucks'ı hastanelerde sağlık çalışanlarını yalnız bırakmamaya davet etti.
Google Çalışanları, Şirketin Polise Teknoloji Satmayı Durdurmasını Talep Ediyor

ABD’de George Floyd’un polis şiddeti ile öldürülmesi üzerine polise karşı tepkiler ve protestolar devam ediyor. Daha önce sizlerle Amazon, IBM ve Microsoft gibi büyük şirketlerin ABD polisine hizmet ve ürün […]
Salgın Döneminde Düşünceli Bir Marka Oluşturmak İçin 5 Strateji

Korona virüsün etkisi, kriz geçtikten sonra uzun süre hissedilecek gibi duruyor. Şu anda, birçok pazarlama çabası, tüketicilerin ne yapacaklarını bilmediğinden, durumun belirsizliğinden ya da markaların böylesine değişken bir ortamda para harcamaktan korkmalarından dolayı boşa gidiyor. Bununla beraber pandemi hali hazırda tüketici davranışlarını önemli ölçüde değiştirmiş durumda. İnsanların teknoloji, e-ticaret, canlı yayınlar, e-öğrenim, oyun ve online market alışverişi gibi birçok konuda alışkanlıkları değişti.
Startup Fortune'nun Kurucusu Mervik Haums TheNextWeb'de kaleme aldığı yazısında bir işletme sahibi olarak, pandemi sırasında pazarlama ve marka oluşturma söz konusu olduğunda bir düşünce değişikliğine ihtiyaç olduğunu söylüyor. Haums bu zamanların, müşterilerin neler yaşadıklarını anlamayı sağlayan farklı bir yaklaşım gerektirdiğini düşünüyor. İşletmelerin, müşterileriyle olan etkileşim biçimlerini değiştirmeleri gerektiğini dile getiriyor.
Pandemi dönemini bir kriz dönemi olarak nitelendiren Haums'a göre kriz bir dayanıklılık testidir, bu nedenle hem kendinizin hem de şirketin enerjisini uzun vadeye yaymak gerekir. Bu nedenle marka oluşturmak için kullanacak stratejilerle enerjiyi zamana yayarak uzun vadede başarılı sonuçlar elde edilebilir.
Marka stratejisi oluşturma deneyimime dayanan aşağıdaki beş strateji ile, işletmenin nerede olduğunu daha iyi anlaşılır hale gelecek, böylece markanın pandemi krizi sırasında hayatta kalmasını ve büyümesini sağlamak için en iyi eylem planı oluşturulabilecek. Haums kriz döneminde başarılı ve anlayışlı bir marka olmak için gerekli 5 farklı strateji şöyle açıklıyor.
1. Pazarın Size Ne Söylediğini Dinleyin
İç ve dış çevreyi dikkatlice dinleyin ve düşünceli bir şekilde iletişim kurun. Pazarlamanın genel kurallarından biri, pazarla eşleşen bir mesaj vermektir. Geçmişte başarılı mesajlar verseniz bile, mevcut durum bu mesajı yeniden düşünmenizi gerekebilir. Pandemi nedeniyle ülkelerde ekonomik gerileme, seyahat kısıtlamaları devam ettiği için, sosyal mesafe kavramı büyük önem taşımakta. Bu nedenle markanın pazarlama mesajları da bu şeylere ilişkin farkındalığı yansıtmalıdır.
Mesajlar her marka için farklılık gösterse de, izleyicilere bu krizin atlatılacağına ve markanın toplumla birlikte ilerleyeceğine inanmaları için bir neden verilmelidir. Örneğin Ford'un ''Built to Lend a Hand'' reklam kampanyası, şirketin tüketicilerine ve misyonuna olan yüzyıllık bağlılığına dayandığını gösteriyor.
2. Halkınıza Yardım Eli Uzatın
Koronavirüsün bize öğrettiği bir şey varsa, o da hepimizin birbirimizi düşünmesi ve toplumun iyiliği için birlikte hareket etmemiz gerektiğidir. İster küçük bir kasabada yerel bir işletme sahibi olun, ister binlerce üyesi olan çevrimiçi bir üyelik sitesi işletiyor olun, müşterilerinize kriz anında yardım etmeye istekli olduğunuzu bildirmek büyük önem taşır.
Çok fazla olmak zorunda değildir, ancak destek sunduğunuzu göstermek farklı yollar aramayı düşünmek gerekir. Belki ürün ve hizmetlerden bazıları ücretsiz olarak sunabilir ya da pandemiden daha kötü etkilenenlerin rahatlamasında büyük rol oynayan bir hayır kurumuna kârın büyük bir bölümünü bağışlayan bir promosyon yürütebilirsiniz. Bazen, diğer işletmelere yardım etme girişimi bile kendi işinizde büyük bir etki yaratabilir.
3. Müşteri Her Zaman Önce Gelir
Hepimiz bu küresel salgının sonuçlarıyla yüzleşiyoruz. Çoğu kötü olan bu sonuçlardan sürekli bahsetmek yapılması gereken en son şeydir. Her şeyden önce, müşterilerinize karşı onları hiç umursamıyormuş gibi muhtaç ve çaresiz görünmenizi sağlar. Ayrıca hali hazırda, müşterilerin endişelenmesi gereken kendi sorunları varken sizin durumunuz ne kadar önemlidir? Örneğin karınızın azalması hakkında konuşuyorsanız, bir aile üyesini virüs nedeniyle kaybeden biri için bunun herhangi bir önemi var mıdır? Sorumlu bir şekilde hareket etmeyen markalar, maalesef ki tüketicilerin tepkisiyle karşılaşacaktır.
4. Doğruluk ve Dürüstlük Timsali Olun
Kriz dönemlerinde herkes konuşur. Birçoğu fikirlerini gerçeğe dayandırıyor olsa da, konu gerçeği aramaya geldiğinde genel halk kendi başının çaresine bakmak zorunda kalmaktadır. Bu nedenle şirket olarak daima dürüst ve etik pazarlama ve marka stratejileri uygulamak gerekir. Ayrıca kriz anında müşterilerilere net mesajlar vermek daha da önemlidir. Müşterilerin en savunmasız oldukları zamanlarda müşterilerinden yararlanan işletme olarak bilinmek istemezsiniz.
Örneğin, COVID'in başlangıcından bu yana, dünyada birçok vicdansız tüccar, kullanılmış yüz maskelerini toplamış, yıkamış ve sonra onları halka yeniden satmaya çalışmıştır. Bir marka olarak, asla insanlara bu tarzda satışlar yapmamalısınız.
5. Bir Umut Mesajı Verin
Kriz zamanlarında umut vermek pozitif enerji yaratmanın harika bir yoludur. Hepimiz bir şekilde bu virüsten etkileniyoruz ve hepimiz bir araya gelip birbirimizin arkasında olduğumuzu göstermeliyiz. Bu sayede insanlar her zaman onları nasıl hissettirdiğinizi hatırlayacaktır.
Özellikle bu konu iş dünyasındaki liderler için önemlidir. Müşterilere ve genel kamuoyuna üzerinize düşeni yapmaya istekli olduğunu göstermek çok iyi bir fırsattır. Örneğin kot üreticisi Levi’s, Instagram Live'da günlük çevrimiçi konserler düzenleyerek evde sıkılmış insanları eğlendirmek için çaba sarf etmişti. Her gün saat 17: 01'de Levi's, Snoop Dogg, DaniLeigh ve Kali Uchis dahil olmak üzere marka temsilcilerinden birinin canlı performansını yayınlamıştır.
Evdeki Gürültü Seviyesine Göre İndirim Kazandıran Kampanya

Virüs sonrası birçok çalışan evden çalışmaya başladı. Bazıları verimli çalışma koşullarını evde oluşturdu ancak bazıları için ev ofis kadar uygun bir ortam olmadı. Ses sistemleri üreticisi Bose, piyasaya sürdüğü gürültü […]