Coca-Cola Reklam Yatırımlarını Durduruyor

Coca-Cola, corona virüs salgını sonrası geçtiğimiz günlerde Birleşik Krallık ve Almanya’da reklam faaliyetlerini durdurmuştu. Coca-Cola bugün yaptığı açıklama ile Türkiye’de de faaliyetlerini durdurdu.
Bugün yapılan açıklamada, Coca-Cola ve tüm markalarının Türkiye’deki reklam faaliyetlerinin Nisan 2020 itibarıyla geçici olarak durdurulduğu ve bu süreçte önceliğin çalışanların ve toplumun güvende ve iyi durumda olduklarından emin olmak olduğu belirtildi.
Şirketin Twitter hesabından yapılan açıklamada:
“Coca-Cola ve tüm markalarımızın reklamlarına Nisan ayından itibaren bir süre ara veriyoruz. Bu süreçte önceliğimiz, çalışanlarımızın ve toplumların güvende ve iyi durumda olduklarından emin olmak. Birlikte mücadele edersek, gerçekten de bir fark yaratabileceğimize inanıyoruz.” sözlerine yer verilirken paylaşılan görselde ihtiyaç sahipleri için gıda yardımı yapılacağı da belirtildi.

Google Çalışanları, Şirketin Polise Teknoloji Satmayı Durdurmasını Talep Ediyor

ABD’de George Floyd’un polis şiddeti ile öldürülmesi üzerine polise karşı tepkiler ve protestolar devam ediyor. Daha önce sizlerle Amazon, IBM ve Microsoft gibi büyük şirketlerin ABD polisine hizmet ve ürün […]
Reader Interactions
Bir cevap yazın Cevabı iptal et
İsimsizleşen Markalar: Debranding

Bazı köklü markalar isimlerini kullanmadan da kendilerini rahatlıkla pazarlayabiliyorlar. Bu duruma da "Debranding" deniyor. Debranding birkaç yıldır yaygın bir pazarlama trendi olarak kullanılıyor aynı zamanda markaların tanınabilirlik gücünü de gözler önüne seriyor.
Bazı renkler, bazı logolar kendi başlarına markanın brandingini oluştururlar. Bunları okuyunca aklınıza hemen bazı markalar geldi değil mi? Mesela ısırılmış bir elma logosu gördüğünüzde bir yerlerde Apple yazısı okumasanız da markayı gayet net tanıyabilirsiniz. Veya Coca-Cola'nın kırmızı zemin üzerine dalgalı beyaz çizgisi size markayı tanıtmak için gayet de yeterli olur. İşte bu durum pazarlamada debranding olarak anılıyor.
"Debrandinge neden ihtiyaç duyuluyor, ne gerek var?" derseniz de bunun pek çok geçerli sebebi var aslında. Öncelikle giderek minimalleşen bir dünyada yaşıyoruz her sene tasarım trendleri sadeleşiyor ve markaların da zaten herkesce bilinen isimleri bir süre sonra o minimalliği bozacak bir görüntü oluşturabiliyor. Ayrıca bir şekil veya renk ile markanın tanınırlığını sağlamak da kabul edersiniz ki güzel bir güç gösterisi.
Debrandinge örnek oluşturacak bazı meşhur markalar var sizlerle onları paylaşmak istedik. Bu markaların çoğu ilk kuruldukları zaman logolarında isimlerini barındırırken artık herkesin aklına yerleşmiş olan logolarına veya tasarımlarına isim ekleme gereği duymuyorlar. Bunlardan bir tanesi olan McDonald's'ın kendi logosunun her haliyle tanınacağını ispatladığı bir haberimizi de şöyle aşağıya bırakalım sonra da debranding yapan markalara bir göz atalım...
Geçtiğimiz günlerde McDonald's'ın buna örnek olabilecek bir çalışması oldu.
Nike
Bütün dünyada tanınan Nike'ın logosu, bir öğrencinin çiziminden ilhamla tasarlanıyor ve karşılığında öğrenciye 35 dolarlık bir çek imzalanıyor. Bugün bu işareti görüp de aklına Nike gelmeyen çok az insan vardır...

Apple
Apple'ın logosunun çıkış noktası ile ilgili çok farklı teoriler mevcut ama sonuç olarak günümüzde ısırılmış bir elma gördüğümüzde tüm dinlerde kabul edilmiş bir hikaye olmasına rağmen Adem ile Havva'nın öyküsünden önce Apple markası aklımıza geliyor...

Starbucks
Ülkemizde özel bir düşman kitlesi bulunmasına rağmen çoğu insan tarafından epey sevilen ve sayısı giderek artan Starbucks da logosunu herkesin aklına kazıyan markalardan birisi. Köklü marka, logosundaki yuvarlağın ortasında bulunan deniz kızının etrafındaki Starbucks yazısına 2011'de veda etmiş.

McDonald's
Yukarıda verdiğimiz örnekte de görüldüğü gibi, karakteristik "M" harifini tanımayan kalmadı...

Coca-Cola
Coca-Cola, dünyada ve Türkiye'de başarıyla yürüttüğü stratejisi ile debrandinge en iyi örneklerden biri.

Shell
Sarı-kırmızı deniz kabuğu logosu ile tüm dünyada arabası olanların yolculuk esnasında güvenle durabilecekleri bir marka haline gelen Shell de logosunda artık ismini kullanmıyor.

Ve Bonus: Pazarlamasyon
Eee artık bizim de logomuzu gördüğünüz yerde tanıyorsunuzdur diye düşündük :)

Son olarak Güney Kore bayrağının Pepsi logosu sanıldığı Kış Olimpiyatları açılışını da bir hatırlayalım...
Zoom, Türkiye’deki Büyüme Rakamlarını Paylaştı

Video öncelikli tümleşik iletişim sağlayıcısı Zoom Video Communications, kısa süre önce 30 Nisan 2020’de sona eren 2021 mâli yılı birinci çeyrek döneminin değerlendirmesini paylaşmıştı. Belirtilen dönemde toplam gelirini yüzde 169 […]
Atari Oyun Oteli Kuruyor

Şimdilerde 90'ların sembolü haline gelmiş olan ve çoktandır PlayStation'un gölgesinde kalan Atari, uzun zamandır süren sessizliğini bozuyor.
Şirket, Atari markalı otellerden oluşan bir zincir açacağını duyurdu. Konaklamalı bir oyun oteli planı olan Atari “ikonik markayı benzersiz bir video oyunu temalı varış noktasıyla birleştiren eşsiz bir konaklama deneyimi” olarak tasarlıyor. Şirket, otellerinin müşterilere “sanal ve artırılmış gerçekliğin en yenisini” sunacağını ve hatta bazı espor turnuvalarına ev sahipliği yapacaklarını söyledi.

Bu baharda Arizona, Phoenix'te ilk Atari Hotel'in inşaatına başlanacak. Atari Hotel açılacak diğer yerler arasında Austin, Teksas; Chicago, Illinois; Denver, Colorado; Las Vegas, Nevada; San Francisco, Kaliforniya; San Jose, Kaliforniya; ve Seattle, Washington yer alıyor.
Atari'nin otelleri ile ilgili bildiklerimiz şimdilik bu kadar. Sizce Atari'nin oyundan çıkmamak için yaptığı hamleler yeterli olacak mı?
Vodafone’dan Sağlık Çalışanlarına Ücretsiz Paket

Vodafone, corona ile mücadele kapsamında müşterilerinin akıllı cihazlarındaki operatör adı yerine “#EvdeKal TR” hashtag’ini yerleştirmişti. Şirket bugün de, sağlık çalışanlarına ücretsiz paket sağlayacağını duyurdu. Vodafone, corona virüs salgınıyla mücadele eden […]
Müşteri Sadakati Oluşturmak İçin Gerekli Olan 3 Unsur

- Havas Group'un yaptığı araştırmaya göre, tüketiciler, markaların %74'ü ortadan kaybolsaydı, bunu önemsemeyeceklerini belirtiyor.
- Tüketicilerin %75'i ise markaların hayatlarına önemli bir katkı yapmasını bekliyor, ama sadece %40'ı markaların bunu başardığına inanıyor.
- Markalar, uzun vadeli başarıyı sürdürmek ve büyümeyi sağlamak için müşteri sadakati oluşturmak zorundalar.
- Abonelik tabanlı bir hizmete kaydolmaktan mutlu olan tüketiciler, meraklı, yeni bir marka denemeye istekli ve sadakatlerini değiştirmeye açıklar.
- İlgili Yazı: Müşterinizin Sadakatini İstiyorsunuz. Peki, Markanız Yeterince Müşterisine Sadık mı?
Fransa merkezli, çok uluslu reklamcılık ve halkla ilişkiler şirketi Havas Group'un 15 farklı sektörde ve 33 ülkede, 300 binden fazla insan ve 1.500 markayla yaptığı araştırmaya göre, tüketiciler, markaların %74'ü ortadan kaybolsaydı, bunu önemsemeyeceklerini belirtiyorlar. Tüketicilerin %75'i ise markaların hayatlarına önemli bir katkı yapmasını bekliyor, ama sadece %40'ı markaların bunu başardığına inanıyor. https://pazarlamasyon.com/salgin-marka-sadakatinin-olmadigini-gosterdi/ Günümüzde markalar, uzun vadeli başarının nasıl sürdürüleceği ve büyümenin nasıl sağlanacağı sorusuyla karşı karşıya kalmış durumdalar. Bunu yapabilmek için de günümüzün bilinçli tüketici tabanında sadakat geliştirmek zorundalar, ki bu da amaç odaklı bir yaklaşım benimsemeyi gerektiriyor. PSFK'in müşteri sadakatiyle ilgili olarak geçtiğimiz günlerde paylaştığı yazıya göre, amaca yönelik yaklaşım, müşterilerin değerlerini, isteklerini ve tercihlerini öncelikle markaların ortak ihtiyaçlara ve ilgi alanlarına dayalı olarak kitlelerle bağlamasına olanak tanıyan özgün bir şekilde ilk sıraya koymak anlamına gelir. Basitçe söylemek gerekirse, müşteriler kendilerini, diğerlerini ve çevreyi her zamankinden daha fazla önemserler ve markaların da aynı şeyi yapmasını sadece istemezler, aynı zamanda da beklerler. https://pazarlamasyon.com/z-kusaginin-marka-sadakati-yok/ Direkt olarak tüketiciye yönelik markalarda, alışveriş yaparken mobil cihaz kullanımında, eş düzeyde pazarlada ve gelişmiş sosyal hedeflemedeki yükselişle birlikte; tüketiciler, abonelik tabanlı bir ürün ya da hizmete kaydolmaktan mutlu olurlar. Tüketiciler; meraklı, yetkili, yeni bir marka denemeye istekli ve sadakatlerini değiştirmeye açıklar. PSFK tarafından hazırlanan ve müşteri ile marka arasındaki yolculuğa yönelik olarak yeni bir vizyon sunan "CX Playbook" (Kullanıcı Deneyimi Taktik Kitabı) isimli raporda ana hatlarıyla belirtilen stratejiler, herhangi bir sektörde faaliyet gösteren kuruluşların, müşterileri için bir numaralı seçim olarak statülerini sağlamlaştırmalarına ve bu müşterileri ömür boyu kullanıcılara dönüştürmelerine yardımcı oluyor. https://pazarlamasyon.com/salginin-musteri-sadakati-uzerindeki-etkisi/ Bu rapora göre, markalar bunları başarmak için şunlara odaklanmalılar:
- Gerçeklik: Markaların, tutarlı ve kolay bir şekilde kanıtlanabilir bir bakış açısına sahip olmaları gerekir. Herhangi bir kişi bu konuda Patagonia'yı örnek olarak gösterebilir. Çünkü Patagonia, tutarlı bir şekilde çevre bilinci mesajlarının hakkını teslim eden bir markadır.
- Şeffaflık: Yetkili tüketici, kaynakların kullanımı ve genel olarak internetteki bilgilere kolay erişim yoluyla mağazaya değer biçmek için gerekli araçlara sahiptir. Bu yüzden müşterilere bilinçli kararlar almaları konusunda izin veren şirketler, değerli ortaklar haline gelecekler.
- Kolaylık: İnsanların, yoğun yaşamlarında markalarla etkileşime girmek için kısıtlı bir zamanları var. Bu yüzden kolaylık sunmak ve yan ürün olarak müşterilere zaman kazandırmak oldukça önemlidir. Whole Foods gibi markalar tarafından somutlaştırılan “tıkla ve topla” isimli büyüyen trend buna örnek olarak verilebilir.
Unilever Global Olarak Yönetimde Cinsiyet Dengesine Ulaştı

Unilever, kendisine belirlediği hedefin bir yıl öncesinde, global olarak yönetimde cinsiyet dengesine ulaşmayı başardı. Yönetim ekibinde 2010 yılında yüzde 38 olan kadın oranını yüzde 50’ye çıkaran Unilever, böylece kadın yöneticilerin […]