Küresel bir sorun haline gelen Corona virüs salgını ile mücadele kapsamında, tüm çalışanlarını, bayilerini, partnerlerini ve müşterilerini kapsayan hızlı önlemleri hayata geçiren ALJ Türkiye ve Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Ali Haydar Bozkurt canlı yayın bağlantısı ile grup ve bayi çalışanlarıyla bir toplantı gerçekleştirdi.
ALJ Türkiye çalışanları, bayi sahipleri ve bayi
çalışanlarının internet üzerinden online olarak izlediği yayında, Bozkurt
gündemdeki gelişmeleri değerlendirerek, COVID-19 salgını, salgının ekonomi ve
iş üzerindeki etkilerini anlattı. Bu
100 yılda bir gerçekleşen bir olay. Bunu dünyanın kurtuluş savaşı olarak
gördüklerini ifade eden Bozkurt, ALJ grup olarak başta grup çalışanları
ve aileleri, sonrasında temasta olunan müşteri ve üçüncü kişilerin güvenliği
için alınan önlemlerden bahsetti. Bir kısım çalışanın home ofis çalışmaya
yöneltildiğini, işin doğası gereği fiziksel olarak yapılması gereken işler için
de, işyerinde alınan önlemlerden bahseden Bozkurt, şu anda satış ve kar etmek
gibi hedefleri tamamen geri plana attıklarını, şu anda sadece müşterilerin
mağdur olmaması için en temel hizmetleri mevcut şartlar altında devam ettirmeye
çalıştıklarını söyledi.
Ayrıca; ilk günden itibaren kurulan kriz yönetim
ekibi ile, tüm çalışanların düzenli olarak bilgilendirildiğini, günlük
gelişmelere göre gereken aksiyonların da hızlıca alındığını belirtti.
“Çalışanlarımızın
güvenliği ve ücretlerinin ödenmesi önceliğimiz”
ALJ Türkiye olarak “iyi, kötü ve en kötü senaryolara” göre
planlamalar yaptıklarını da kaydeden Bozkurt “Bu sürecin en kısa sürede sona
ermesini diliyoruz. En kötü senaryomuza göre, bugünden itibaren sene sonuna
kadar satışlarımızın tamamen durduğu ve hiç bir gelir elde etmediğimiz bir
ortam söz konusu olsa dahi, çalışanlarımızın ve ailelerinin mağdur olmaması için
her ay ücretlerini ödeyecek şekilde planlamamızı yaptık”diye konuştu.
“Kimseyi
işten çıkartmayacağız”
ALJ Türkiye grup şirketleri bünyesinde yaklaşık 500
bordrolu, taşeron ve hizmet veren firmalarla yaklaşık 900-1.000 kişilik bir
ekibin sorumluluğunu taşıdıklarını da sözlerine ekleyen Bozkurt “Bu süreçte
birinci sosyal sorumluluğumuz, devlete ve millete destek olmaktır. Her kurum
kendi gücüne göre bu sürece destek vermelidir. Biz de, tüm çalışanlarımız ile
birlikte iş partnerlerimizin de ödemelerini sene sonuna kadar yapacak şekilde
planlamalarımızı yaptık. Bu süreçte kimseyi işten çıkartmayacağımız gibi,
kimseyi zorunlu izne göndermeyeceğiz veya ücretsiz izin kullanmaya da
zorlamayacağız“ şeklinde konuştu.
“İhtiyacı
olanlara engel olmamak adına devletin maddi desteğine başvurmayacağız”
Bozkurt, Maliye Bakanlığı tarafından başlatılan kısa
çalışma desteğine başvurmayacaklarını da belirterek şunları söyledi;
“Devletimizin bu desteğini çok anlamlı ve gerekli
buluyoruz. Ancak, bu destekten öncelikle KOBİ büyüklüğündeki işletmelerin
faydalanarak, çalışanlarını mümkün olduğunca korumaları beklenmektedir. Bizim
gibi daha büyük ve güçlü şirketlerin bu bütçeye ortak olmayarak, daha küçük
firmaların bundan faydalanmasına olanak tanımamız gerekiyor. Biz şu anda, diğer
harcamalarımızı sıfırlayarak, çalışanlarımızı sene sonuna kadar mağdur
etmeyecek şekilde planlamalarımızı yapmış bulunuyoruz. Bu tür zor zamanlarda,
her bir bireyin, firmanın, kurumun kendi gücüne göre, işin bir ucundan tutması gerektiğine
inanıyoruz. Herşeyi yetkili kurumlardan, devletten beklememek lazım, hepimiz
sürece destek vermeliyiz.“
Ertelenmiş
talepten dolayı çok ciddi artışlar olacak
“Geçirilmekte olan bu zorlu süreçte bayi sahiplerine,
çalışanlarına sonuna kadar sahip çıkmaları konusunda da çağrıda bulunan
Bozkurt, en büyük fedakarlığı şu anda bayi çalışanlarımız yapıyor. Risk grubu
olarak en yüksek konumdalar. Biz bu fedakarlıkları unutmayacağız. Lütfen
planlamalarınızı yaparken, yarın sokağa çıkma yasağı ilan edilse ve
işletmelerimizin kapısını kapatıp eve gitmemiz gerekse dahi, dayanabileceğiniz
en uzun süre çalışanlarınızın ücretlerini ödeyebilecek şekilde planlamanızı
yapınız. Ticarette kar ve zarar kardeştir. Önemli olan çalışanlarımız ile
birlikte bu süreci sağ salim geçirmek olmalıdır.
Yarın bu durum düzeldiğinde; kayıpları telafi edebileceğiz.
Ülkemizde son 2 senelik ertelenen talep vardı. Üzerine bu sürecin talebi de
bindiğinde, pazarda çok ciddi artışlar olacaktır. Ancak dünya genelinde de
ertelenen bir talep olduğunu düşünürsek bu iş ortadan kalktığı anda satış ve
servislerde patlama olacağını gözlemlemek çok zor değil. O gün geldiğinde de,
tecrübeli elemanlara ihtiyacınız olacaktır. Ayrıca, yıllardır birlikte
çalıştığınız bu arkadaşlara ve onların ailelerine karşı sorumluluklarınız
olduğunu da hatırlatmak isterim.”
Sürecin herkesi maddi manevi yoracağını da söyleyen
Bozkurt, konuşmasını şu sözlerle tamamladı “Bu süreçlerde hoşgörüyü elden
bırakmadan, birbirimize destek olarak bu zorluğun üzerinden hep birlikte
geleceğiz.”