• Pazarlamasyon TV
  • Etkinlikler
  • Trend Raporları
  • Akademi
  • Kariyer
  • Prime
Created with Sketch.
  • Marketing Meetup
  • MarTech Awards
  • The Hammers Awards
  • Tech Brands 2020
Prime'a Giriş Yap Prime'a Kayıt Ol
  • Pazarlamasyon TV
  • Prime’ı Keşfet
  • Akademi
  • Kariyer
  • Trend Raporları
  • İlan Ver
facebook twitter linkedin whatsapp mail

Teknoloji Dünyasındaki Eşitsizlikle Mücadele Eden 5 Kadın

Pazarlamasyon / 10 Ocak 2018
facebook twitter

Teknoloji dünyasının en büyük fuarlarından biri olan Tüketici Elektroniği Fuarı CES, geçtiğimiz yıllarda önemli kadın konuşmacıların sahne aldığı bir etkinlikti. Bunların arasında IBM CEO’su Ginny Rometty, General Motors CEO’su Mary Barra ve Yahoo eski CEO’su Marissa Mayer gibi önemli mevkilerdeki kadınlar yer almıştı. Ancak CES’in bu yılki programında, sürpriz şekilde yalnızca üç kadın yönetici yer alıyor ve sahneyi beş erkek yöneticiyle paylaşıyorlar.

Beklendiği üzere, CES’in bu erkek egemen programına geniş çevreler tarafından tepki gösterildi. Pek çok yönetici organizasyonu alenen eleştirdi.

CES’in bu tutumu, teknoloji dünyasında var olan cinsiyet eşitsizliği sorununun küçük bir temsili durumunda. Girls Who Code’a göre, geçtiğimiz yıl bilgisayar bilimi diploması alan erkek sayısı 30 bin iken, yalnızca 7 bin kadın bu diplomayı almış. Mezuniyetten sonraki durumu gösteren istatistikler de iyi görünmüyor. Harvard Business Review’ın araştırmasına göre teknoloji alanında kendi startup’ını kuran kadın girişimci oranı yalnızca %9.

Hal böyleyken statükodan memnun olmayıp teknoloji sektöründeki bu erkek egemen oyunu değiştirmeyi, diğer kadınlara alanda fırsat yaratmayı amaçlayan önemli kadınlar da var. İşte bu kadınlardan 5 tanesi:

1. Kriti Sharma, Sage’de Yapay Zeka İkinci Başkanı

Yapay zeka son zamanlarda en çok duyduğumuz kavramlardan biri ve Sharma’ya göre bu alanda da cinsiyet eşitsizliği büyük. Apple’ın Siri’si, Amazon’un Alexa’sı gibi varsayılan seçenek olarak belirlenmiş kadın yapay zeka asistanları, cinsiyet stereotiplerini güçlendiriyor. Bu kadın asistanlar, basit soruları cevaplayan birer “yardımcı” görevinde kullanılırken (örneğin Siri, yarın hava nasıl olacak?), bu asistanların erkek denkleri örneğin IBM’in Watson’u, Salesforce’un Einstein’ı ve Samsung’un Bixby’si; bir markanın CRM sistemine girmek ve geçmişteki hareketlere bakarak hangi satışların daha yüksek potansiyele sahip olduğunu belirlemek gibi daha karmaşık görevlerde kullanılıyor.

Sharma daha cinsiyete göre tarafsız bir sektör yaratmak istiyor. Sage’deki iki gün süren “BotCamp” atölyelerinde öğrenciler, kendilerine ait chatbot’lar yaratmayı öğrenme fırsatı buluyor.

2. Allison Jones, Code2040’da Pazarlama ve İletişim Direktörü

Code2040’ın amacı siyahi ve latin kökenli kadın ve erkeklerin teknoloji dünyasında saygı görmesini sağlamak. Bunu başarabilmek için bilgisayar bilimi öğrencilerine Spotify, Goldman Sachs, The New York Times gibi büyük kuruluşlarda staj imkanı yaratıyor. Bilgisayar bilimi bölümünden mezun siyahi ve Latin kökenli oranı %20, iş gücündeki oranıysa yalnızca %5. 2040 yılındaysa Latin ve siyahilerin tüm ABD nüfusundaki oranı %40 olacak.

3. Reshma Saujani, Girls Who Code Kurucusu ve CEO’su

Eski bir avukat olan Saujani’nin 6 yıl önce kurduğu Girls Who Code, şimdiye dek 53 bin genç kadına sertifika verdi ve 2018 sonunda bu sayının 100 bini bulması hedefleniyor.

Saujani’ye göre teknik pozisyonlar için istihdam talebi artarken, programlama görevlerindeki kadın yüzdesi azalıyor. Girls Who Code’un kendi araştırmasına göre 1995’te bilgisayar uzmanı kadınların oranı %37 iken 2017’de bu oran %24’e düşmüş. 2027’de bu oranın %22’ye kadar gerilemesi bekleniyor.

4. Neha Murarka, Smoogs.io’nun Kurucu Ortağı ve CEO’su

Teknoloji sektörü erkeklerin hakim olduğu bir sektörse, bitcoin erkeklerin takıldığı bir lokal gibi düşünülebilir. “Nişin de nişi” diyor Murarka bitcoin için. Beş kişiden oluşan startup Smoogs’un CEO’su olarak kadınların bu alanı anlamasına yardımcı olmaya çalışıyor.

“Lisans ve lisans eğitimim boyunca bölümümdeki tek kadın öğrenci bendim” diyor Murarka, “Londra’da ikinci işimde çalışırken, 22 yazılımcı arasındaki tek kadın yine bendim.”

5. Katharine Zaleski, PowerToFly Kurucu Ortağı ve Başkanı

Yıllar boyunca The Huffington Post, The Washington Post ve NowThis News’te çalışmış olan Zaleski, 2014 yılında, toplumun kadınlar ve çalışma hayatı üzerine söylemlerinin değişmesi gerektiğini düşünmeye başlıyor. Böylece Milena Berry’yle birlikte PowerToFly’ı kuruyorlar.

PowerToFly kadınlarla şirketler arasında köprü vazifesi görüyor; kullanıcıların tamamının kadın olduğu bir LinkedIn versiyonunu düşünün. PowerToFly kullanıcı sayısı 3 yıl içinde 1 milyona ulaşmış durumda.

The Intern – Deneyimsel Staj Programı Başvuruları Başladı
The Intern – Deneyimsel Staj Programı Başvuruları Başladı

The Others Brand Experience Agency tarafından bu yıl dördüncüsünün gerçekleşeceği The Intern – Deneyimsel Staj Programı bu yıl da üniversite öğrencileri için heyecanlı ve bir o kadar da sürprizli geçeceğe […]

comment 0
share
Etiketler
ai allison jones cinsiyet eşitsizliği code2040 girls who code iş dünyası Kadın katharine zaleski kriti sharma neha murarka powertofly reshma saujani sage smoogs.io teknoloji yapay zeka

Reader Interactions

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yapay Zekanın İş Dünyasının Geleceğini Etkileyebileceği 4 Yol

Ayşe Göl / 22 Ekim 2020
facebook twitter
Yapay Zekanın İş Dünyasının Geleceğini Etkileyebileceği 4 Yol

Yapay zeka, iş dünyasını hızlı bir şekilde dönüştürüyor ve etkisi önümüzdeki yıllarda daha da artacak gibi görünüyor. İş yerinde yapay zekanın yükselişi, işlerin bazı yönlerini iyileştirme potansiyeline sahip. Ancak kamuoyundaki tartışmaların çoğu, yapay zekanın çalışanları işlerinden etme potansiyeline ve bunun geçim kaynakları üzerinde yaratabileceği ciddi etkilere odaklanmış durumda.

Daha az tartışılan ancak aynı derecede önemli bir diğer nokta ise yapay zekanın çalışanları eğitmek, becerilerini geliştirmek ve onları işe hazırlamak için de etkili olarak kullanılabileceği.

https://pazarlamasyon.com/caper-yapay-zeka-destekli-otonom-odeme-sistemini-tanitti/

Dünya Ekonomik Forumu'nun 2020 İstihdamın Geleceği Raporu, otomasyon arttıkça insanlar ve makineler tarafından iş yerinde görevler için harcanan sürenin 5 yıl içinde eşit olacağı ortaya konuldu. Rapora göre, 2025 yılına kadar 26 ülke ve 15 sektörde 85 milyon iş yerinden edilecek. İşverenlerin %80'inden fazlası uzaktan çalışmayı daha geniş bir alana yaymayı ve iş süreçlerini dijitalleştirmeyi planlıyor.

Bu anlamda insanlığın önündeki zorluk, iki nedenden dolayı daha da büyük olacak gibi görünüyor: Birincisi, corona virüs küresel ekonomiye büyük bir zarar vererek, 2020'nin ikinci çeyreğinde çalışma saatlerinin tahmini %14'üne ve yaklaşık 400 milyon tam zamanlı işin kaybına neden oldu. İkincisi, otomasyon teknolojileri, pandemi sırasında artan bir hızla geliştirilmekte ve ticarileştirilmekte birlikte artan miktarlarda veri, bilgi işlem gücü ve deneyimden yararlandıkça sürekli artan kapasitesiyle sabit kalmaktan çok uzak.

Yapay zeka yenilikçilerinden oluşan yeni bir grup, dünyanın dört bir yanındaki çalışanların yalnızca yapay zekanın sunduğu riskleri değil, aynı zamanda faydalarını da görmeleri için harekete geçti ve yapay zekanın çalışma hayatını olumlu etkileyebileceği 4 yolu paylaştı.

1. Yeniden Beceri Kazandırma ve Becerilerin Geliştirilmesine Yatırım Yapın

Bazı yapay zeka girişimleri, bugünün çalışanlarını gelecekte teknolojinin yaratacağı fırsatlara hazırlamak amacıyla çalışanların mevcut becerilerini temel alan kişiselleştirilmiş eğitim programları oluşturmak için yapay zeka algoritmalarını kullanarak çalışanları doğrudan yeniden eğitmeye ve becerilerini geliştirmeye odaklanıyor. Örneğin, Kaliforniya merkezli EdCast, çalışanların becerilerinin ayrıntılı bir değerlendirmesini gelecekteki işgücü piyasası ihtiyaçlarının veriye dayalı analiziyle birleştirerek, kullanıcıların gelecekteki potansiyel işleri belirlemelerine ve bunları güvence altına almak için ihtiyaç duydukları beceri ve nitelikleri kazanmalarına olanak tanıyor.

https://pazarlamasyon.com/kisisel-antrenorluk-yapan-yapay-zeka-destekli-egzersiz-cihazi/

2. Öğrenimi Günlük Aktivitelere Dahil Edin

Diğer yenilikçiler, çalışanların becerilerini sürekli olarak geliştirmeleri ve gelecekteki iş gücü ihtiyacını karşılamak için kapasitelerini genişletmeleri amacıyla öğrenmeyi günlük iş faaliyetlerine yerleştirmeye odaklanıyor. Örneğin, Kanadalı girişim Axonify, çalışanların vardiya başına 3-5 dakika harcadıkları ve bir yapay zeka algoritması ile bireysel ihtiyaçlarına uygun öğrenme ve performans iyileştirme için oluşturulan "mikro öğrenme" fikrine öncülük etti.

3. İşçileri Yeni Fırsatlara Uyumlayın

Yapay zeka odaklı yeniden beceri kazandırma, çalışanları aksamalara karşı hazırlamaya yardımcı oluyor. Ancak aynı zamanda çalışanları yaratılan yeni fırsatlara uyumlamak gerekiyor. Yapay zeka bu noktada da yardımcı olabiliyor; SkyHive ve Kalido gibi girişimler, çalışanları bireysel becerilerine, kariyer hedeflerine ve eğitim ihtiyaçlarına göre mevcut organizasyonlarının içindeki ve dışındaki yeni fırsatlara uyumlanmalarını sağlayan yapay zeka odaklı platformlar yarattı.

4. Yeni Nesil İşçileri Hazırlayın

Yapay zeka yalnızca bugünün çalışanlarını geleceğe hazır hale getirmek ve onları yarının fırsatlarına uyumlamak için değil, aynı zamanda yeni nesil işçileri teknolojiyle kesintiye uğramış ve dönüştürülmüş bir geleceğe hazırlamak için de kullanılıyor. Örneğin, Yeni Delhi merkezli girişim ConveGenius, her öğrencinin öğrenme ihtiyaçlarını değerlendirmek ve işçi ve vatandaş olarak başarılı olmak için ihtiyaç duydukları eğitim içeriğini sunmak için yapay zekayı kullanarak kaliteli eğitime en sınırlı erişime sahip Hindistan'daki 100 milyon öğrenciyi hedefledi.

Robotlar, Güney Kore’de Hayatı Kolaylaştırıyor
Robotlar, Güney Kore’de Hayatı Kolaylaştırıyor

Robotlar, yıllar boyunca başta üretim olmak üzere bir çok alanda hayatımızın bir parçası haline gelmiş durumda. Tabii, hiçbir zaman tüketicilerin hayatlarında, insansı vasıflarla tasvir edildikleri filmlerde olduğu kadar yer bulamadıkları […]

comment 0
share
Etiketler
ai allison jones cinsiyet eşitsizliği code2040 girls who code iş dünyası Kadın katharine zaleski kriti sharma neha murarka powertofly reshma saujani sage smoogs.io teknoloji yapay zeka

Restoranlarda Yapay Zeka ve Robot Kullanımı Artıyor

Ayşe Göl / 18 Ağustos 2020
facebook twitter
Restoranlarda Yapay Zeka ve Robot Kullanımı Artıyor

Bir fast food restoranında ne sipariş edeceğinizi bilmeden ayakta beklediğiniz oldu mu? Olduysa da, bu artık eskide kaldı. Birçok restoran, müşterilere menüler aracılığıyla rehberlik etmek ve sipariş vermelerine yardımcı olmak için sohbet robotları gibi yenilikleri kullanarak otomasyon, yapay zeka ve makine öğrenimini zaten uygulamaya koydu. Ancak yemek servisi otomasyonu daha da ileri gidiyor.

KFC, Çin'deki restoranlarında yüz tanıma sistemi ve yapay zeka kullanıyor. Geniş bir interaktif ekran, müşterileri yerleşik kameralardan çekilmiş kendi görüntüleriyle karşılıyor. Yapay zeka, sipariş verme sürecine rehberlik ediyor ve bu sürede müşterileri eğlendiriyor. Bunu yaparken kimin nasıl göründüğünü ve ne yemeyi sevdiğini öğrenmiş oluyor. Ödeme esnasında da yüz tanıma sistemini kullanmayı mümkün kılıyor ve müşteriler restorana tekrar geldiğinde onları tanımakla kalmıyor, en son ne yediklerini de hatırlıyor.

https://pazarlamasyon.com/otellerde-yeni-donem-oda-servisi-yapan-robotlar/

Kaliforniyalı hamburger zinciri CaliBurger, Pasadena restoranının mutfağına bir robot şefi işe aldı. Bu robot yerleşik sensörleri ve kameraları kullanarak yiyecekleri hazırlıyor, pişiriyor ve tabaklara koyuyor. Bir hamburgerin ne zaman çevrilmesi gerektiğini görebiliyor ve pişirdiği yemeğin sıcaklığını algılayabiliyor.

Pepper ise yemek servisinde ve perakende sektöründe kullanılan bir garson ve karşılama robotu. Müşterilerle ses tanıma sistemi ile ve gövdesine entegre bir tabletle iletişim kuruyor. Bir restoranda soruları yanıtlayıp önerilerde bulunabiliyor ve sipariş alabiliyor. MasterCard ortaklığında Japon teknoloji firması SoftBank tarafından geliştirilen Pepper, ödemeleri de alabiliyor. Şu anda Singapur'daki Pizza Hut'ta ve Fransız süpermarket zinciri Carrefour'da kullanılıyor.

https://pazarlamasyon.com/guney-koredeki-kafelerde-robot-baristalar-calistiriliyor/

TellSpec, tabağınızdaki yiyeceği moleküler düzeyde analiz ederek kalori, alerjenler ve makro besinler hakkında detaylı bilgi veren bir tarayıcı. Teknolojiyi üreten şirket aynı zamanda bebek sütlerinin içeriğini, meyvelerin tazeliğini ve balıkların kaynağını analiz edebilen ürünler de üretiyor.

McDonald's, Silikon Vadisi merkezli bir ses tanıma firmasını satın aldı. Teknoloji, arabaya servis yapan tesislerde sipariş alma hızının ve doğruluğunun iyileştirilmesine yardımcı oluyor. McDonald's'a göre sistem, yalnızca komutları tanımanın ötesinde, karmaşık siparişleri birden fazla dilde ve aksanda işleyebilecek.

Gıda sektöründe otomasyona yapılan yatırım artıyor. 2018'de sadece Çin'deki pazarın değeri 123 milyon dolardan fazlaydı. 2025'e kadar küresel yiyecek ve içecek endüstrisine 500 milyon dolar değerinde robot satılmış olacağı tahmin ediliyor.

Apple, Su Üstünde Yer Alan İlk Mağazasını Açıyor
Apple, Su Üstünde Yer Alan İlk Mağazasını Açıyor

Apple‘ın tasarıma verdiği önem, neredeyse herkesin bildiği bir gerçek. E tabii bu durum, ister istemez Apple’ın fiziksel mağazalarında da kendini gösteriyor. Bu zamana dek dünyanın çeşitli yerlerinde mimarileri ve tasarımlarıyla […]

comment 0
share
Etiketler
ai allison jones cinsiyet eşitsizliği code2040 girls who code iş dünyası Kadın katharine zaleski kriti sharma neha murarka powertofly reshma saujani sage smoogs.io teknoloji yapay zeka

Covid-19 Seyahat Etme Alışkanlıklarımızı Nasıl Değiştirecek?

Cemre Üçhisarlı / 13 Nisan 2020
facebook twitter
Covid-19 Seyahat Etme Alışkanlıklarımızı Nasıl Değiştirecek?

Dünya genelinde son dönemde yaşanan en ciddi pandemi olan Covid-19 bir şekilde çözüme ulaşacak ancak bunun nasıl ve ne zaman olacağı henüz bilinmiyor. Fakat dünyada iz bırakacağı da aşikar.

Ulaşım sektörü ve seyahat pandemiden en çok etkilenen alanlar oldular. Havacılık neredeyse durma noktasına gelirken ülkelerdeki toplu taşıma sistemleri de tamamen değişti. Pandeminin etkisini yitirmesi durumunda da bazı zorlukların devam edeceği ön görülüyor. Fast Company olabilecek olumlu ve olumsuz sonuçların 2 ön görüsünü çıkarmış. Biz de sizlerle bunları paylaşmak istedik.

Seyahatler Her Zaman Olduğundan Daha Fazla Otomatize Edilecek

Covid-19 tüm dünyada temas konusunda hassasiyetleşmemizi sağladı. "Covid-19 Salgınında Tüketici Davranışları ve Marka Algısı" raporumuz için yaptığımız araştırmanın sonucunda profesyonellerin salgın sonrasında günlük hayatlarına ve etkinliklere dönmekte zorluk yaşayacağını saptamıştık.

Bu süreç; ödeme yöntemlerinden temas gerektiren kapı açma kadar basit eylemler de dahil olmak üzere pek çok alanda temassız teknolojilerin daha hızlı bir şekilde hayatımıza entegre olmasına neden olacak. Dolayısıyla süreçler ve eylemler eskisinden daha hızlı bir hale gelecek.

Aynı zamanda havaalanları, toplu taşıma araçları, şehirler arası otobüsler gibi aklınıza gelebilecek tüm ulaşım araçlarının belli bir hijyen puanlandırılmasına göre sıralanacağı ve bu durumun pek çok kişi ve kurum için öncelik yaratacağı da ön görülüyor.

Hareketlilikler Daha Fazla Gözlemlenecek

Seyahat halinde olmak belli bir hareketlilik (Mobility) gerektiriyor. Dolayısıyla zaten hali hazırda yer alan kameralar sensörler gibi takip ekipmanları daha da ince detaylar için kullanılıyor olacak. Bu noktada hem insanlar hem de makineler daha fazla duyusal yetenek kazanıyor olacak. Yolcuların ateşlerini ölçen termal kameralar, yolcuların seyahat için gerekli evraklarını temas etmeden tarayabilecek yeni teknolojilerin varlığı ön görülüyor.

Geleceğe yönelik seyahat ön görüler arasında potansiyel hasta olan yolcuların tespiti hatta tedavisi de var. Sağlık sektörünün seyahat sektörüyle daha fazla ortaklaşa hareket etmeleri de mümkün görünüyor.

Fast Compony'e göre; iklim değişikliği nedeniyle önümüzdeki dönemde yeni pandemiler çıkma olasılığı da çok yüksek.

Siz ne düşünüyorsunuz, Covid-19'un seyahat sektörüne etkilerine neler ekleyebilirsiniz?

COVID-19 Boyunca Kullanımında Artış Yaşanmayan Skype, Dünyaya Varlığını Yeniden Hatırlattı
COVID-19 Boyunca Kullanımında Artış Yaşanmayan Skype, Dünyaya Varlığını Yeniden Hatırlattı

Görüntülü konuşmaya yarayan Zoom uygulamasının 200 milyon kullanıcıyı aştığını sizlerle paylaşmıştık. 2010’larda görüntülü konuşma dünyasına hakim olan Skype ise Covid-19 salgını boyunca Zoom, Face Time gibi uygulamaların patlama yaşamalarını yalnızca […]

comment 0
share
Etiketler
ai allison jones cinsiyet eşitsizliği code2040 girls who code iş dünyası Kadın katharine zaleski kriti sharma neha murarka powertofly reshma saujani sage smoogs.io teknoloji yapay zeka
Bültenimize Kaydolun
Prime Dünyasını Keşfet
Üye ol, Ayrıcalıklardan Yararlan
KEŞFET
Size haftada 2 kez en değerli gelişmeleri ücretsiz göndermek istiyoruz.
Haftalık bültenimize ücretsiz üye olun.

pazarlamasyon

Dijital nesile sunduğu kaliteli içerikler sayesinde sektörün en çok okunan online kaynağı olan Pazarlamasyon, pazarlamanın tüm bileşenleri, iş dünyası ve dijital dönüşüm konularında özgün ve fayda odaklı içerikler sunuyor.

facebook twitter instagram linked-in
  • Prime’ı Keşfet
  • İletişim
  • Hakkında
Ücretsiz Abonelik
  • Pazarlamasyon TV
  • Prime’ı Keşfet
  • Akademi
  • Kariyer
  • Marketing Meetup
  • Prime Üye Girişi
Created with Sketch.
×

Prime Giriş

Şifremi Unuttum

Şifreni mi unuttun?
| Giriş’e geri dön