People Make the Brand Konferansının Ardından

İşveren markasının dünyada önde gelen isimlerinden Richard Mosley'le birlikte, alanlarında uzman yerli ve yabancı pek çok konuşmacının katıldığı konferansta; insan kaynaklarındaki trendler ve Universum İdeal İşveren Araştırması sonuçları paylaşıldı. Yetenekli çalışanları tutma konusunda Türkiye'nin en zor ülkelerin başında geldiği açıklandı. Tüm zorluklara rağmen işveren markasını güçlendirmek isteyen şirketlerin gündemine ise iki yeni konu eklendi: Sevgi ve yaratıcı eğlence. Türkiye, Altı Ay İçinde İşini Değiştirmeyi Düşünen Çalışan Sayısı Oranıyla İlk Sırada Universum Global Strateji Başkan Yardımcısı Richard Mosley yetenek savaşlarının geri döndüğünü belirterek; işveren markası iletişiminde sürekliliğin, zengin sosyal içerik kullanımının ve deneyim yaşatmanın etkisini dünyadan çeşitli örneklerle anlattı. Yetenekli çalışanları tutma konusunda ise Türkiye'nin en zor ülkelerin başında geldiği belirtildi. Türkiye'de şirketlerin yüzde 52'si boş pozisyonları doldurmakta zorlanırken; çalışanların yüzde 35'i de altı ay içinde işini değiştirmeyi düşünüyor. Bu oranla Türkiye, Universum'un 55 ülkede gerçekleştirdiği araştırmada birinci sırada yer alıyor. Türkiye'de, 2015 yılında, Y jenerasyonuna mensup, 40.000'in üzerinde üniversite öğrencisi ve genç profesyonelle gerçekleştirilen Universum İdeal İşveren Araştırması sonuçları yetenekleri çekmek isteyen şirketlere güçlü öngörüler sunuyor. Y jenerasyonu, öncelikle liderlere ulaşabildiği, uluslararası kariyer imkanları sunan, yaratıcı ve girişimci kültüre sahip şirketleri tercih ediyor. Kişisel gelişim ve eğitim büyük önem taşırken, diğer ülkelerin aksine firmanın prestiji, referans olarak gücü de Türk gençlerin tercihinde etkili olmaya devam ediyor. Yaratıcı Ekiplerde Özdisiplin Olmazsa Olmaz Sunuculuğunu ünlü oyuncu Begüm Kütük'ün yaptığı People Make the Brand karikatür sanatçıları Erdil Yaşaroğlu ve Selçuk Erdem'i de ağırladı. Yaratıcı ekiplerin yönetimiyle ilgili Penguen Dergisi'ndeki deneyimlerinden örnekler veren Selçuk Erdem, 15 dakikanın üstünde bir toplantıda kalamadığını; Erdil Yaşaroğlu ise işe alım süreçlerinin 3-4 yıl sürebildiğini katılımcılarla paylaştı. Çok iyi bir karikatür yerine; her hafta, en az 10 iyi karikatür çizebilenlerle yola devam ettiklerini ve sürdürülebilirliğe önem verdiklerini söyledi. Mesai saatlerine bağlı kalmadıklarını, ekiplerinde de herkesin istediği saatte işe gelip, gidebileceklerini belirten karikatüristler, yaratıcı işlerin dışarıdan görüldüğü kadar rahat olmadığını ve zaman baskısından dolayı kişisel özdisiplini çok yüksek kişiler tarafından devam ettirilebildiğini de vurguladılar. İç iletişimde yaratıcı mizah ve eğlencenin gücüne de dikkat çektiler.