Annelik yolcuğunu dönemlere ayırarak, iletişimci meslektaşlarım için, annelerin beklentilerinden yola çıkan, fikir ve projelere yer vermek istiyorum birkaç bölüm boyunca. Dilerim bu projeler, annelerin hayatlarına dokunmak isteyen, “gerçek bir dönüşüm” fırsatı yakalamak isteyen markalara faydalı olur.
DOĞUM ÖNCESİ HİZMETLER:
SİGORTA VE HASTANE İŞBİRLİKLERİ:
Hamilelik dönemi ile birlikte sigorta firmaları, hastaneler, özel klinikler işbirlikleri içerisinde bu anneleri yaşayacakları süreçlere hazırlayacak organizasyon düzenleyebilirler. Annelik kurslarının, bebek bakım eğitimlerinin, çocuk gelişimi seminerlerinin, lohusa dönemi sorunlarının aşılması eğitimlerinin doğum paketlerine, sigorta hizmetlerine promosyon olarak eklenmesi veya hizmet olarak sunulması dikkat çekici olacaktır.
Anneler, kucaklarına bebeklerini almadan önce, genel alışverişlerini bitirdiklerinde kendilerini “bebekleri için hazır” hissederler. Ancak bu aslında bir ütopyadır. Ne kadar okursanız okuyun, bebek kucağınıza gelmeden aslında hazır değilsinizdir. Uykusuzluk, tahammülsüzlük, hormonal dengesizlikler anneyi yıpratır.
İşte tam da bu noktada hamilelik öncesi ve hemen sonrasında marka sponsorluğunda gerçekleştirilecek Ebeveyn Koçluğu hizmeti anneler için can simidi niteliğinde olacaktır.
Bir Ebeveyn Koçu olan Sandra Şarhon’dan, bu eğitimin faydalarını ve mutlu çocuklar yetiştirmek için neler yapılması gerektiğini dinleyelim:
https://youtu.be/Yyn-buwR5Gg
KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK, SADAKAT VE SÜRDÜRÜLEBİLİR PAZAR PAYI İÇİN ELZEMDİR!
Bu dönem KSS için de önemli bir dönemdir, zaten hormonlar tavan yapmış, annelik içgüdüleri buram buram çalışırken, “iyi kalpli marka” olmak, sizi annelerle kopmaz bir bağ kurma imkânı sunmaktadır.
“Beslenme, fiziksel aktivite, çocuk eğitimine bilimsel yaklaşım, çocuklar için yaratıcılığın geliştirilmesi vb.” alanlarda atılacak adımlar annelerden talep görecektir.
Benzer bir çalışmayı Nutricia, Boğaziçi Üniversitesi kapsamında “Mucize Anneler” adı altında yapmıştır ancak erişimi yeterli değildir. Özellikle İstanbul dışında yaşayan annelerin bu tarz çalışmalara ilgisi çok daha yüksektir.
Perakende alanında, zincir mağaza sahibi olan markalar, hem mağaza içi trafiklerini artırmak hem de annelere faydalı olmak adına hem eğitimciler, hem oyuncular hem de annelerle bir araya gelerek özel projeler yapabilirler.
Örneğin;
Açılış gününüze ya da özel indirim dönemlerinize özel bir organizasyonda, bir ebeveyn koçu, bir beslenme uzmanı, bir drama hocası eşliğinde, annelere hem farkındalığı yüksek anne-baba olmayı, hem beslenmede yaşanan sorunları hem de çocukları ile kolay yoldan nasıl kaliteli zaman geçirebileceklerinin anlatılacağı, bu esnada annelerin çocuklarını emanet edeceği bir alanın da yer alacağı bir etkinlik yapabilirsiniz.
- Spor salonları ve özel spor hocalarının, hastanelerle ve yine sigorta firmaları ile işbirliği yaparak, hamile yogası, pilates gibi kadının sağlığını ve fiziğini koruyan hizmetleri iletişime taşımaları ve promosyonel çalışmalarla sunmaları bir alternatif olabilir.
- Bebek dostu hastanelerin, doğum öncesi emzirme, bebek bakımı, memeden kesme, bebek beslenmesi konularında daha aktif eğitimler, hizmet programları satışlarını veya PR çalışmalarını genişletmesi, markanızın imajı ve pazarının büyütmek için etkili olacaktır.
HASTANE VE İLAÇ FİRMALARI, BURAYA DİKKAT:
Hastaneler annenin bebekle geçirdiği en önemli 2-3 günün merkezidir, bu merkezleri pek çok alanda markalar için tanışma platformu haline getirmek mümkün:
- Mesela, süt artırıcı ürünlerin, hastane çıkışında hediye edilmesi, panik halindeki anneye iyi gelecektir.
- Uykusuzluk ve emzirme döneminde yaşanan vitamin eksikliklerine dair bilgilendirme ve marka önerilerinin yine bu alanda sunulması önemlidir.
- Bakliyat, baharat, bitki çaylarının emzirme dönemindeki önemi doğum sonrası hastane bilgilendirmelerinde yer alıyor, buna uygun markaların yine hastanelerle bir araya gelerek, hastane çıkışlarında hediye paketleri, promosyon kuponları, tanıtım materyalleri ile annenin hayatına girmeleri mümkün.
“İYİ KALPLİ MARKA OLMAK” ANNELER İÇİN ÇOK ÖNEMLİ…
Türkiye’de ve dünyada “Hastane Okulları/ Sınıfları” sahiplenilmesi gereken bir alandır.
Türkiye’de sadece 48 adet olan ve uzun süre hastanede bakım gören çocuklar için MEB tarafından kurulmuş olan sınıfların fiziksel ve psikolojik şartları yeterli değildir. Çocukluklarını yaşayamayan, derslerinden ve normal yaşamdan uzak kalan çocuklar için hastaneler okullarının yenilenmesi, içeriklerinin zenginleştirilmesi, umut vaat edilmesi gerekiyor. Hem ailelerin hem de çocukların psikolojisi adına bu alanın markalar tarafından sahiplenilmesi şart.
Hadi tüm sınıfı sahiplenemiyorsunuz, o zaman bari teknolojinin nimetlerini çocukların hayatına dokunmak için kullanın, alın size bir örnek:
Türkiye’de onkoloji, kemik hastalıkları, göğüs hastalıkları, diyabet, nefroloji bölümlerinde yaklaşık 263.710 çocuk hastanelerde uzun süreli tedavi görüyor. İlaçlarla bedenleri iyileşirken, psikolojik olarak da desteğe ihtiyaç duyan, kendilerini bir anlığına da olsa “normal” hissetmek isteyen çocuklar var. Bu çocukların, hastane odalarında VR gözlüklerle, rollercoastera binme deneyimi yaşaması, parkta bahçede dolaşıyormuş gibi hissetmesini sağlamak, onların iyileşme sürecinde fark yaratacak bir adım olmaz mı? En fazla eğlenmeye hakkı olan bu gruba, bir ilaç veya hastane firması sahip çıkamaz mı?
BAŞKA BAŞKA…
BABY SHOWER BİR MECRADIR
“Baby showersız olmaz valla” modasının uzun süre devam edeceğini göz ardı etmemeliyiz. Kurabiyesiyle, pastasıyla, süsüyle oyuncağıyla dolu dolu eğlenilen bu günü, hamile annelerin hayatını kolaylaştırmak ve hizmetlerini daha etkili satmak isteyen hastane, klinik, spor salonu, anne-çocuk markaları ve sigorta firmalarına hizmet paketlerinin içerisine eklemelidir.
Baby shower bir anne buluşma alanıdır. Markaların, deneyimsel pazarlama mantığı içerisinde ürünlerini denetip, anne yorumlarını alabilecekleri bir mecradır. Bu anları sahiplenmek, bu anlarda annelere dokunmak, markanıza olan ilgiyi de yükseltecektir.
DOĞUM FOTOĞRAFÇILARI İLE İŞBİRLİĞİ YAPIN!
“Fotoğrafçı girsin mi girmesin mi doğuma, girsin girsin…”
O fotoğrafçı öyle ya da böyle bir yerden mutlaka çıkacaktır, hastaneler kadar, anne- bebek ile ilişki kurmak isteyen markaların, bu hizmeti promosyon olarak sunsa, en azından ilk dakikadan bir takdir, bir duygusal bağ kuracaklardır. X TL ve üzeri alışverişlerde annelere doğum fotoğrafı hizmetini hediye edin.
Bakın, bir doğum fotoğrafçısı olan Şeyda Odabaş, doğum fotoğrafçılarının ailelerin hayatlarındaki rolünü nasıl anlatıyor:
https://www.youtube.com/watch?v=n-eMXgO_sHs&t=12s
DOĞUM SONRASI HİZMETLER:
Sigorta firmaları kadar pek çok hastanenin de doğum sonrası ev ziyaretlerine başladığını biliyoruz. Bu ziyaretler ne yazık ki, en fazla 1-2 kez yapılmaktadır. İsteğe ve bütçeye göre, kişinin kiralayabildiği hemşire hizmetleri de mevcuttur. Ancak, doğum sonrasındaki ilk 3 ay anne için acemilik dönemidir. Bu dönem içerisinde annenin profesyonel desteğe ihtiyacı olmaktadır. Sigorta firmalarının, doğum paketlerini hemşirelik hizmetini daha fazla isteyen anneler için ek bir ücretle sunmaları, prime dâhil etmeleri etkili olacaktır.
LOHUSA DÖNEMİ İÇİN YAŞAM KOÇLUĞU
Yaşam koçluğu için bir açılım imkânı, annelerin loğusa döneminde yaşadıkları duygusal iniş çıkışlar kaçınılmaz, ancak bu hararetli dönemde annenin, bebeği bırakıp, bir psikoloğa gitmesi ya da kendince rahatlaması pek mümkün olmamaktadır. Ülkemizde hızla yayılan yaşam koçlarının, mobil olarak lohusa terapisi yapması, annenin ayağına giderek, bu süreci daha rahat atlatmasını sağlayacak desteği vermesi yaşam koçları için önemli bir gelir kapısı olacaktır.
HER ANNE GÜZEL OLMAK İSTER…
Güzellik salonları, kuaförler, manikür ve masaj salonları, annelerimiz kadınlıklarını da bakımlı olarak devam ettirme arzusundalar. Evden çıkmak oldukça zorlu bir süreç, ancak, hastaneler, belediyeler, nüfus daireleri ile yapılacak data anlaşmaları sayesinde, yeni doğum yapan annelere eve bu hizmetleri götürmek, oldukça karlı bir açılım olacaktır.
Kozmetik markaları, doğal bakım markaları, aynı dönemde annede eksilen demir ve vitaminler saç dökülmelerine, ciltte yağlanmalara ve daha pek çok soruna neden olmaktadır. Bu dönemlere özel ürün geliştirilmesi ve iletişime taşınması ürün çeşitliliği konusunda farklılık yaratacaktır.
Devamı ve daha fazlası için yeni bölümde görüşmek üzere…
ANNELERİ ÇALIŞMA HAYATINA KAZANDIRIN!
Ceren Özer, annelik yolculuğu içerisinde kariyerini bırakan eski bir marka müdürü. Pazarlama deneyimini, anneleri yeniden iş hayatına kazandırmak için kullanıyor. Kariyerlianne.com sitesi üzerinden tam ve yarı zamanlı iş arayan annelerin cvlerini topluyor, bu annelere uygun iş fırsatları için firmalarla görüşüyor.
Siz de anneleri iş hayatına kazandırmak isteyen bir markaysanız mutlaka kariyerlianne.com sitesini ziyaret edin ve Ceren’e destek olun.
https://youtu.be/fo3VNEOmzNA
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere,
Esra Baykal Güçlü