Mey Diageo Türkiye Genel Müdürü Levent Kömür, Marketing Meetup 2020’de Neler Anlattı?

Procter & Gamble Türkiye yıllarca çalıştıktan ve üst düzeyde görev yaptıktan sonra çalışma hayatına Mey|Diageo'da Türkiye Genel Müdürü olarak devam eden Levent Kömür bu sene pandemi nedeniyle online olarak düzenlenen Marketing Meetup 2020'ye konuk oldu. Kömür ''Geleceğin Anahtarı: Hız ve Etik '' adlı konuşmasında 20. yüzyıl ve 21. yüzyıl arasındaki pazarlama dünyası farklılıklarından, hız ve etiğin 21. yüzyıldaki öneminden bahsetti.

Benzer bir şekilde Endüstri 4.0 ile birlikte yeni dünyanın pazarlama anlayışındaki en büyük değişim hızda olduğunu dile getirdi. İletişim hızlandı, tüketici hızlandı ve segmentasyon yapılabilmesi için gerekli datanın toplanma hızı arttı. Her şey bu kadar hızlanırken markalara da başarılı olmak ve dönüşüme ayak uydurabilmek için hızı yönetmek durumunda kaldı.

https://pazarlamasyon.com/andrew-garrihy-marketing-meetup-2020de-neler-anlatti/

20. yüzyıl pazarlamasında en önemli ikili yaklaşım, segmentasyon ve portfolyo yönetimi iken 21. yüzyıl ve endüstri 4.0 ile birlikte artık bunların geçerliliğini korumakla birlikte eski önemini yitirdiğini anlattı. Endüstri 4.0 ile birlikte artık marka veya ürünün değil ekosistemlerin öne çıktığını dile getiren Kömür, Starbucks ve Apple gibi markaların nasıl ekosistem oluşturduklarından bahsetti. Üründen ziyade artık tüketicinin gözünde ekosistemi hissetmenin önemine dikkat çekti.

Hızın yanında Endüstri 4.0'ın haberi de demokratikleştirdiğinden bahseden Kömür, tüketicinin haber yaratabilmesinden ve anında reaksiyon verebilmesinden örnekler verdi. Ancak her ne kadar haber demokratikleşse de bilginin haberle birlikte demokratikleşmediğini, haber kaynağının belirsizliğinin sorunlar yarattığından bahsettti. Çünkü doğru ve güvenilir bilgiye ulaşılmadaki sıkıntılar beraberinde etik sorunları getirebilir.

https://www.youtube.com/watch?v=f_AhLVMhF8c&feature=emb_logo

Bu nedenle doğru bilgiye ulaşılmasında ve bilginin eksikliğinde etiğin önemine vurgu yaparak markaları uyardı. Markaların önceden alacağı önlemler ve yapacağı hareketler ne kadar etik olursa çıkan haberleri yönetmede de o kadar işinin kolaylaşacağını söyledi. Markaların hepimizin içinde bulunduğu ülkelerin, ekosistemlerin, yasaların ve kuraların üzerinde bir etik anlayışına sahip olmaları gerektiğinin üzerinde durdu. Markalar bu sayede kontrol edemedikleri, kendilerinin yaratmadıkları haberler veya içerikler karşısında dimdik durabileceklerdir.

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir