Pazarlama teknolojilerinin sektöre örnek olacak en başarılı kullanımlarını ödüllendirmek üzere bu yıl sekizinci kez düzenlenecek olan MarTech Awards 2025'te Kullanım Bölümü'nün jüri başkanı OMG Türkiye Chief Digital Officer'ı Atakan Demirci'yi duyurmuştuk.
Teknoloji Ödülleri Bölümü, Kullanım Bölümü, Mecra Bölümü, Sektörel Kategoriler Bölümü ve Özel Kategoriler Bölümü olmak üzere 5 ana kategori altında toplamda 91 kategoride ödülleri sahipleriyle buluşacak. Bu yıl MarTech Awards'te Kullanım Bölümü jüri başkanlığı görevini üstlenecek olan Omnicom Media Group Chief Digital Officer'ı Atakan Demirci ile pazarlama teknolojilerindeki gelişmeleri, değişimleri, yeni dönem pazarlama trendlerini ve MarTech Awards'ün pazarlama teknolojileri kavramına ve Türkiye’deki pazarlama ekosistemine katkısını konuştuk.
Pazarlama teknolojilerindeki dönüşüm ve değişen tüketici beklentileri
Pazarlama teknolojilerindeki dönüşüm, markaların tüketici beklentilerine cevap verme biçimini köklü bir şekilde değiştirmektedir. Dijital dönüşümün hızlanmasıyla birlikte, veriye dayalı pazarlama stratejilerinin önemi giderek artmaktadır. Bugün tüketiciler, yalnızca kendilerine uygun ve alakalı reklamlarla karşılaşmayı beklemektedirler. Ancak, bu süreci verimli bir şekilde yönetebilmek için markaların, verilerin nasıl toplandığı ve işlendiği konusunda şeffaf olmaları gerekmektedir. BCG'nin yaptığı bir araştırma, tüketicilerin %80'inin kişisel verilerinin güvenliği konusunda endişe duyduğunu, ancak %74'ünün aynı zamanda markalardan kişiselleştirilmiş deneyimler talep ettiğini ortaya koymaktadır. Bu durum, markaların yalnızca verileri toplamakla kalmayıp, aynı zamanda bu verilerin nasıl kullanılacağı konusunda açık bir iletişim kurmalarını zorunlu kılmaktadır.
Markalar, kişiselleştirilmiş deneyimler sunarken, bu deneyimlerin temelinde tüketicilerin güvenini kazanmaları gerektiğini unutmamalıdırlar. Tüketici güveni, sadece veri toplama şeffaflığı ile sağlanmaz, aynı zamanda kullanıcıların verilerini paylaşma sürecinde onlara tam kontrol ve seçim özgürlüğü tanıyarak da elde edilir. Örneğin, tüketiciler yalnızca gerçekten ilgilendikleri ürünlerle karşılaşmak istediklerinden, markaların onlara kişisel ve alakalı içerikler sunmaları önemlidir. Bu da, markaların hem müşteri memnuniyetini artırmalarına hem de dönüşüm oranlarını yükseltmelerine olanak tanır.
Kişiselleştirilmiş deneyimler yaratmak, sadece teknolojik bir gereklilik değil, aynı zamanda bir güven inşa etme stratejisidir. Markalar, verilerin doğru şekilde toplanması ve işlenmesi için yapay zeka, makine öğrenimi ve veri analitiği gibi araçları kullanarak daha etkili ve hassas stratejiler geliştirebilirler. Sonuç olarak, teknolojinin sunduğu imkanlar doğrultusunda kişiselleştirilmiş deneyimler, markaların rekabet avantajı elde etmeleri için kritik bir faktör haline gelmektedir.
Pazarlama teknolojilerindeki hızlı değişimlere ayak uydurmak için markaların stratejileri
Pazarlama dünyasında hızla değişen teknoloji, markaların bu dönüşüme ayak uydurmasını zorlaştırmaktadır. Ancak, bu dönüşümü fırsata çevirebilmek için markaların belirli stratejik önceliklere odaklanması gerekmektedir. En önemli strateji, tüketicilerden açık rıza alarak veri toplama süreçlerini yeniden tasarlamaktır. Yasal uyum, özellikle Avrupa'daki GDPR, Türkiye’de KVKK gibi düzenlemelerle birlikte, her zamankinden daha önemli hale gelmiştir. Ancak bu, yalnızca bir gereklilik değil, aynı zamanda bir fırsattır. Yasal uyum sağlamak, aynı zamanda tüketici güvenini kazanmanın en temel yolu olarak öne çıkmaktadır.
Birinci parti veri toplama stratejisi, markaların doğrudan tüketicilerden veri almasını sağlar ve böylece daha güvenilir ve etkili veri akışları oluşturulabilir. Bu verilerle oluşturulan kişiselleştirilmiş deneyimler, markaların daha derinlemesine müşteri ilişkileri kurmasına olanak tanır. Ayrıca, markaların doğru verileri, doğru zamanda ve doğru içerik ile sunabilmesi, onlara pazarlama otomasyonu ve yapay zeka desteğiyle büyük bir esneklik kazandırır.
Teknolojinin sunduğu olanaklar, markaların silolar arasında sıkışmadan, veri ve içeriği tek bir merkezde toplayarak daha verimli çalışmalarını sağlar. Bununla birlikte, ajanslar, teknoloji sağlayıcıları ve markalar arasında daha güçlü bir işbirliği, pazarlama ekosisteminin verimliliğini artırabilir. Teknolojik gelişmelere paralel olarak, markaların tüm paydaşlarıyla uyumlu çalışması, hızla değişen pazarlama dünyasında başarı için önemli bir faktör haline gelmektedir.
MarTech Awards ve Türkiye pazarlama ekosistemine katkıları
MarTech Awards, Türkiye pazarlama ekosisteminin gelişiminde kritik bir rol oynamaktadır. Pazarlama teknolojilerinin hızla evrildiği bu dönemde, MarTech Awards gibi etkinlikler sektöre yalnızca ödüller ve tanınma sağlamakla kalmaz, aynı zamanda sektördeki yenilikçi çözümleri görünür kılarak daha fazla markanın bu çözümlerden faydalanmasına imkan tanır. Bu ödüller, sadece başarıyı ödüllendirmekle kalmaz, aynı zamanda en iyi uygulamaları ve stratejileri paylaşma fırsatı sunar.
Bu tür etkinliklerin, sektör paydaşları arasında işbirliğini artırması çok önemlidir. Pazarlama teknolojilerinin bir arada kullanılması, yalnızca bireysel başarıları değil, sektörün genel gelişimini de teşvik eder. MarTech Awards, yerel ve global pazarlama teknolojileri arasındaki köprüyü güçlendirerek, hem yerel pazarda hem de küresel ölçekte başarılı iş modellerinin ortaya çıkmasına olanak tanır. Bu da Türkiye'nin pazarlama teknolojileri alanındaki uluslararası rekabet gücünü artırır.
Yenilikçi çözümler ve işbirliği fırsatları, sektördeki tüm oyuncuları daha verimli hale getirir ve daha geniş bir kitleye hitap etmelerini sağlar. Bu açıdan bakıldığında, MarTech Awards, sadece bir ödül etkinliği olmanın ötesine geçerek sektördeki gelişimin itici gücü haline gelmektedir.
Gelecek yıllarda pazarlama teknolojilerinde öne çıkacak trendler
Gelecek yıllarda pazarlama teknolojilerinde en belirgin trendlerin başında perakende medya ve yapay zeka destekli çözümler yer alacaktır. Perakende medya, markaların reklamlarını sadece on-site alanlarında değil, tüm dijital platformlarda daha etkin bir şekilde yönetmelerine olanak tanıyacaktır. Bu trend, ROI odaklı yönetimle birlikte daha hedeflenmiş ve ölçülebilir kampanyaların önünü açacaktır. Yine, yapay zeka destekli platformlar, kreatif üretimden veri analizine kadar birçok alanda devrim yaratacaktır. Özellikle, Google, Meta ve TikTok gibi platformların yapay zeka tabanlı araçlarla kreatif üretim süreçlerini hızlandırması, markaların reklam ve içerik üretme süreçlerini önemli ölçüde daha verimli hale getirecektir.
Bunlar, yalnızca operasyonel hız kazanımı sağlamanın ötesinde, markaların daha özgün ve kişiselleştirilmiş deneyimler sunmalarını mümkün kılacaktır. Bununla birlikte, yapay zekanın içeriği daha kişisel hale getirme kapasitesi, markaların daha doğru hedeflemeler yapmasını sağlayarak reklam yatırımlarını daha verimli kullanmalarını mümkün kılacaktır.
Ayrıca, markaların veri gizliliği ve tüketici güveni konularına olan hassasiyeti, gelecekteki pazarlama teknolojilerinde şekillendirici bir rol oynayacaktır. Bu alanlarda sağlanan ilerlemeler, markaların müşterileriyle daha güvenli ve uzun vadeli ilişkiler kurmalarını sağlayacaktır.
Sonuç olarak, gelecekte pazarlama teknolojileri, hız, kişiselleştirme ve güven üzerine odaklanarak markaların rekabet avantajı elde etmelerini sağlayacaktır. Markaların dijital dönüşümde daha esnek, hızla adapte olabilen ve tüketici odaklı stratejiler benimsemeleri, bu gelişmelerin sürdürülebilir başarıya ulaşmasında belirleyici faktör olacaktır.
MarTech Awards 2025'e buradan başvurabilirsiniz.
MarTech Awards 2025 hakkında daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.