• Pazarlamasyon TV
  • Etkinlikler
  • Trend Raporları
  • Akademi
  • Kariyer
  • Prime
Created with Sketch.
  • Marketing Meetup
  • MarTech Awards
  • The Hammers Awards
  • Tech Brands 2020
Prime'a Giriş Yap Prime'a Kayıt Ol
  • Pazarlamasyon TV
  • Prime’ı Keşfet
  • Akademi
  • Kariyer
  • Trend Raporları
  • İlan Ver
facebook twitter linkedin whatsapp mail

KFC Japonya, Bir Noel Yalanıyla Nasıl İflastan Kurtarıldı?

Ayşe Göl / 24 Aralık 2020
facebook twitter

Noel’de KFC yemeyi bir Japon geleneği haline getiren mağaza müdürü Takeshi Okawara, bu uygulamanın bir yalan üzerine kurulu olduğunu açıkladı. Yıllar önce başlattığı bu uygulama bir yalan olsa da KFC Japonya’yı iflastan kurtardı.

Japonya’daki ilk KFC 1970’te açıldı. Mağaza müdürü Takeshi Okawara, satışları artırmak için epey mücadele etti. Okawara, çok az parası olduğunu ve zaman zaman mağazanın arkasındaki un çuvallarının üzerinde uyuduğunu söyledi.

KFC, KFConsole Adında Bir Oyun Konsolu Çıkardı

O zamanlar Noel, nüfusun %2’sinden daha azının Hristiyan olduğu Japonya’da önemli bir olay değildi. Bununla birlikte, yakınlardaki okulda çalışan bir rahibe, Okawara’nın bir Noel partisinde KFC tavuğu servis edip edemeyeceğini sordu. Okawara bu teklifi kabul etti ve Noel Baba kılığına girdi, hatta sınıfta bir kova kızarmış tavukla dans etti.

Parti başarılı geçti ve kısa süre sonra başka bir anaokulu daha KFC temalı bir Noel partisi istedi. Okawara bu fikirle devam etmeye karar verdi, KFC mağazalarının dışındaki Albay Sanders heykellerine Noel Baba kostümleri giydirdi ve hindili Noel yemeğinin yerine kızarmış tavuk pazarladı.

KFC, Çin’de Otonom Gıda Araçlarını Hizmete Sundu

KFC’nin Noel ruhu kısa sürede yayıldı. Ulusal yayın kuruluşu NHK, Okawara’ya kızarmış tavuğun yaygın bir Batı Noel geleneği olup olmadığını sordu. Okawara ise evet cevabını vererek yalan söyledi. “İnsanların tavuk yemediğini, hindi yediğini biliyordum. Ama evet dedim. Bu bir yalandı. Bundan hala pişmanlık duyuyorum, fakat insanlar bunu seviyor.“

KFC Japonya’ya göre ise Okawara’nın hikayesi pek doğru değil. Ana şirket Yum Brands’a göre, yabancı bir ziyaretçi KFC’nin Noel’de hindi yerine tavuk satmaya başlamasını önerdi. Çıkış noktası ne olursa olsun, Okawara’nın KFC ile Noel’i birbirine bağlama kararı, fast food zincirini iflas etmekten kurtardı ve büyük bir başarıya götürdü; aynı zamanda yeni bir geleneğin ortaya çıkmasına yol açtı. KFC’nin Noel pazarlaması 1974’te ulusal hale geldi ve Okawara, KFC Japonya’yı yönetmeye devam etti.

Türk Hava Yolları, Herkesi 19 Mayıs’taki Tarihi Yolculuğa Çağırdı
Türk Hava Yolları, Herkesi 19 Mayıs’taki Tarihi Yolculuğa Çağırdı

Türk Hava Yolları, Atatürk’ün kurtuluş mücadelesi için Samsun’a çıktığı tarih olan 19 Mayıs için Samsun’a tarihi bir yolculuk düzenliyor. TK1919 sefer sayısı ile uçuş gerçekleştirecek olan THY, herkesi bu uçuşa […]

comment 0
share
Etiketler
featured KFC KFC Japonya Noel

Reader Interactions

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünyanın En Büyük Markalarının Arkasındaki Bilinmeyen Hikayeler

Ayşe Göl / 29 Aralık 2020
facebook twitter
Dünyanın En Büyük Markalarının Arkasındaki Bilinmeyen Hikayeler

Günümüzde hepimizin tanıyıp bildiği markalar, bugün oldukları hale gelene kadar çok çeşitli yollardan geçtiler. Bazılarının ismi, bazılarının logosu, bazılarının ise kuruluşu hiç beklenmedik olaylara bağlı olan dünya devi markaların az bilinen hikayelerini derledik.

1. BMW, Almanya 1. Dünya Savaşı'nı kaybettiği için otomobil üreticisi oldu.

BMW, başlangıçta bir uçak üretim şirketiydi. Almanya'nın Birinci Dünya Savaşı'ndaki yenilgisinden sonra tüm uçak üreticileri, Versay Ateşkes Antlaşması'nın koşullarından birine tabi olarak üretimi durdurmak zorunda kaldı. Şirket iflasla karşı karşıya kalırken, BMW motosiklet üretimine geçti ve bunu kısa süre sonra 1928'de otomobil üretimi izledi.

2. Amerika'daki alkol yasağı olmasaydı, Coca Cola var olmayacaktı.

Coca-Cola, morfin bağımlılığına bir alternatif üretmek isteyen yaralı bir Konfederasyon Albayı olan John Pemberton tarafından yaratıldı. Bu tonikvari içeceğe Fransız Şarabı Coca adını verdi. 1886'da Atlanta'da içki yasağı kabul edilince, Pemberton içkisinin alkolsüz bir versiyonunu yapmak için formülü yeniden oluşturmak zorunda kaldı. Bugün hepimizin bildiği içeceğe Coca-Cola adını verdi.

https://pazarlamasyon.com/turkiyenin-ilk-goz-agrisi-devrim-arabalarinin-hikayesi/

3. McDonald's logosu, markanın isminden değil; mağazaların şeklinden kaynaklanıyor.

McDonald's'ın meşhur "M" harfli logosu, aslında şirketin isminden kaynaklanmıyor. Fast food devinin orijinal mağazasının her iki yanında altın renkli büyük kemerler vardı. Sahibi, insanların bir McDonald's mağazasını uzaktan tanıyabilmelerini istedi; bu yüzden logo yeniden tasarlanırken restoranın ikonik mimarisinden ilham alındı.

4. Nike'nin logosu bir tik işareti değil.

Başlangıçta BRS (Blue Ribbon Sports) olarak adlandırılan şirketin adı, daha sonra Yunan zafer tanrıçası Nike'nin adını aldı. O zamandan beri meşhur logosu, tanrıçanın kanatlarını ve hızını temsil ediyor.

5. Apple logosu, Alan Turring'e bir övgü mahiyetinde değil.

Daha romantik bir ihtimal olsa da, pek doğru değil. En çok kabul gören teori, Steve Jobs'un en sevdiği meyvenin elma olması. Bu da ilk bilgisayarlarına çok sevdiği McIntosh elmasının adını vermesini açıklıyor. Apple logosunun ilk hali ise buydu:

https://pazarlamasyon.com/e-ticaret-devi-trendyolun-basari-dolu-hikayesi/

6. UPS, bir bisiklet ve 100 dolar borç ile kuruldu.

United Parcel Service'in veya daha çok bilinen adıyla UPS'in, son derece basit bir başlangıcı var. 1907'de 19 yaşındaki James Casey, bir arkadaşından borç aldığı 100 dolar ve bir bisiklet ile şirketi kurdu. Şirket, bugün dünyanın en büyük paket teslimat şirketi haline geldi.

7. Virgin, adını kurucularının bakire olmasından aldı.

Dünyaca ünlü Virgin Group'un ismini kimin bulduğuyla ilgili çeşitli hikayeler olsa da bu ismin kabul görmesinin tek sebebi var: Kurucuları Nik Powell'ın ve Richard Branson'ın iş dünyasına yeni atılmaları ve bu konuda tam manasıyla bakire olmaları.

Adidas ve Puma, Kardeşler Arasındaki Husumet Nedeniyle Ortaya Çıktı
Adidas ve Puma, Kardeşler Arasındaki Husumet Nedeniyle Ortaya Çıktı

Nazi Partisi üyesi olan Alman kardeşler Adolf ve Rudolf Dassler’in kurdukları spor ayakkabı şirketi, İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi askerleri için botların yanı sıra, Panzerschreck bazukaları üretti. Alman Dassler kardeşlerin […]

comment 0
share
Etiketler
featured KFC KFC Japonya Noel

Türkiye’nin Seri Üretime Geçen İlk Otomobili: Anadol

Ayşe Göl / 27 Ekim 2020
facebook twitter
Türkiye’nin Seri Üretime Geçen İlk Otomobili: Anadol

Türkiye'nin seri üretime geçen ilk yerli otomobili olarak bilinen Anadol, üretildiği dönemde büyük yankı uyandırdı. Farklı kullanımlar için birbirinden farklı modelleri piyasaya sürülen Anadol'un kısa ama başarılı serüvenine hep birlikte göz atalım.

Koç Holding'in kurucusu Vehbi Koç, birçok alanda girişimlerini sürdürürken 1928 yılında da Otokoç'u kurdu. 1946 yılında ise Ford'un Türkiye temsilciliğini aldı. Yerli bir otomobil üretmeyi kafasına koyan Vehbi Koç, 1956 yılında Henry Ford'un yanına gitti. Bu temaslardan sonra 1959 yılında Ford Otosan kuruldu.

https://pazarlamasyon.com/turkiyenin-ilk-goz-agrisi-devrim-arabalarinin-hikayesi/

Ford Otosan fabrikasında Ford kamyonların montajı yapılıyordu. Koç grubu, yerli bir otomobil üretilip üretilemeyeceğini hesaplamaya başladı. O yıllarda Türkiye'de yaklaşık 100.000 otomobil bulunuyordu ve yılda 3.000 yeni araç ancak satılıyordu. Otomobil üretmenin maliyeti ise çok yüksekti. Her bir otomobilin kalıp maliyeti 4.000 dolara tekabül ediyordu. Daha sonra araçların cam elyafı olarak da bilinen düşük maliyetli fiberglas malzemeden yapılması düşünüldü. Sac karoser kalıplara göre çok daha uyguna mal olan bu malzeme Vehbi Koç'u yerli otomobil konusunda cesaretlendirdi.

1964 yılında Vehbi Koç, Bernar Nahum ve Rahmi Koç, fiberglas teknolojisini üreten Reliant firmasıyla görüşmek üzere İngiltere'ye gitti. Anadol'un ilk modelleri İngiliz Reliant ve Ogle Design tarafından tasarlandı. Şasi, motor ve şanzımanları ise Ford'dan temin edildi. Bundan dolayıdır ki Anadol'un ne kadar yerli bir otomobil olduğu yıllar boyunca birçok tartışmaya konu oldu.

Ford Otosan, Reliant'tan aldığı aldığı lisansla üretime başlayacaktı. Ancak Anadol üretime başlayamadan bürokratik engellerle karşılaştı. Bunlar zar zor aşıldıktan sonra, fiyatının 30.000 lirayı geçmemesi koşuluyla gerekli izinler alındı. Aracın ismi için bir yarışma başlatıldı ve 86.318 başvurunun arasından Anadol ismi seçildi. Böylece 1966'da üretimine başlanan Anadol, 1967 yılında satışa sunuldu. 1984 yılında üretimi durdurulana kadar 87.000 adet satıldı.

Şubat 1967'de satışa çıkan Anadol'un fiyatı 26.800 liraydı ve kalorifer ve radyo için ayrıca 1.000 lira ödemek gerekiyordu. A1 olarak bilinen ilk modelin iki kapısı vardı. 1969, 1971 ve 1972 yıllarında A1'in daha farklı versiyonları da piyasaya sürüldü. 1971 yılında Otosan'daki malzemelerin taşınması için üretilen Anadol Pikap mühendisler tarafından beğenilince, bu aracın da seri üretimine başlandı.

A1'in satışı devam ederken 1971 yılında piyasaya sürülen Anadol A2, dünyanın fiberglas gövdeli ilk 4 kapılı sedan otomobili oldu. Bu dönemde Anadol araçlara olan talep oldukça arttı; çeşitli şehirlerde ön kayıt büroları oluşturuldu. A4 olarak da bilinen Anadol STC-16 ise 1973-1975 yılları arasında üretildi. Türkiye ve dünya rallilerine en çok katılan yerli otomobil olan STC-16, serinin en spor arabasıydı.

https://pazarlamasyon.com/turkiyede-sanayilesmenin-oncusu-koc-holdingin-kurulus-hikayesi/

1973 yılında piyasaya sürülen Anadol A5, diğer adıyla Anadol SV-1600, dünyanın ilk fiberglas 5 kapılı station wagon otomobili olarak biliniyor. Anadol A6, bir diğer adıyla "Böcek" ise, garip ya da fütüristik olarak tanımlanabilecek tasarımıyla dikkat çekti. Yalnızca 203 adet üretilen Böcek, TRT'nin dış çekimleri için de kullanıldı.

1981-1984 yılları arasında ise Balta Burun olarak da anılan Anadol A8 üretildi. Daha sonra üretilmesi planlanan A9 ise Türkiye'deki politik ve ekonomik gerginliklerden ve ülkenin genel durumdaki karmaşadan dolayı prototip olarak kaldı, hiçbir zaman seri üretime geçmedi. Böylece Anadol, A8 ile 1984 yılında üretimini tamamladı.

Türkiye'nin en çok sükse yapan otomobili olsa da, Anadol'un ilk yerli otomobil olup olmadığı tartışılıyor. Tasarımı Reliant'a ve hatırı sayılır birçok parçası Ford'a ait Anadol'un üretimi Ford Otosan fabrikasında gerçekleşse tam anlamıyla yerli olduğunu söylenemez. Tasarım ve parça üretimi bakımından Türkiye'nin ilk yerli otomobili Devrim'dir; ancak Devrim hiçbir zaman seri üretime geçemedi. Türkiye otomobil tarihinde Devrim'den önce üretilen ve hakkında çok bilgi bulunmayan Nobel/Noble 200 isimli montaj olarak üretilen bir araç da bulunuyor.

Gaziantep’ten İstanbul’a Uzanan Baklavacılık Öyküsü: Karaköy Güllüoğlu
Gaziantep’ten İstanbul’a Uzanan Baklavacılık Öyküsü: Karaköy Güllüoğlu

Hepimizin Karaköy’deki büyük dükkanından tanıdığımız Güllüoğlu efsanesi, 19. yüzyılda baklavanın başkenti Gaziantep’te ortaya çıkıyor. Meşhur Karaköy Güllüoğlu baklavalarının Gaziantep’ten İstanbul’a uzanan serüvenine bir göz atalım. Mutfağıyla ünlü Gaziantep’in en ünlü […]

comment 0
share
Etiketler
featured KFC KFC Japonya Noel

Volkswagen’in Arkasındaki Karanlık Güç: Adolf Hitler

Ayşe Göl / 24 Aralık 2020
facebook twitter
Volkswagen’in Arkasındaki Karanlık Güç: Adolf Hitler

İnsanlık dışı uygulamalarıyla 20. yüzyıl tarihine damga vurmuş Hitler'in Nazi Almanyası, birçok markanın temelinin atıldığı ve birçoğunun da iş birliği yürüttüğü bir ülke oldu. Daha önce Nazilerle ilişkileri olan markalara dair hikayeleri sizlerle paylaşmıştık. Bu defa da kurulmasında ve geliştirilmesinde bizzat Adolf Hitler'in rol aldığı otomobil üreticisi Volkswagen'in hikayesine değineceğiz.

https://pazarlamasyon.com/nazi-almanyasinin-suc-ortagi-olmus-markalar/

28 Mayıs 1937'de, Hitler'in Nasyonal Sosyalist Partisi'nin kontrolü altında olan Almanya hükümeti, devlete ait bir otomobil şirketi kurdu: Gesellschaft zur Vorbereitung des Deutschen Volkswagens mbH. Daha sonra adı Volkswagenwerk olarak değiştirildi.

Avusturya asıllı Alman otomotiv mühendisi Ferdinand Porsche'nin uzmanlığına başvuruldu. Amaç; sadece hızlı olmakla kalmayıp aynı zamanda büyük miktarlarda üretilebilen, 1.000 Reich'ın (yaklaşık 140 dolar) altında bir araç üretmekti. Bu fiyat, 1936 yılında ortalama bir Alman işçisinin 31 haftalık ücretine tekabül ediyordu; bu da Volkswagen'i İngiltere'de üretilen 100 sterlinlik Ford'lardan daha ucuz kılıyordu.

https://pazarlamasyon.com/hugo-boss-bir-nazi-destekcisiydi/

1938'de düzenlenen bir mitingde Hitler, "Bu otomobil geniş kitleler için yapılmıştır. Amacı, ulaşım ihtiyaçlarına cevap vermek ve kitlelere keyif vermektir." dedi. Hitler'in rüya arabası ve gelecek vizyonu, Volkswagen Beetle için atılan ilk tohum oldu. BBC'nin aktardığına göre, "Rakip mühendislik kamplarında pek sevinç yoktu. Çek otomobil şirketi Tatra, Porsche'nin, özellikle Hitler'in çok hayran olduğu Avusturyalı bir mühendis olan Hans Ledwinka'nın patentlerini ihlal ettiğini iddia etti. Tatra mahkemeye başvurdu. Ancak Hitler Avusturya'yı işgal etti, Tatra fabrikasına el koydu ve Ledwinka'nın VW benzeri prototiplerini halka açık gösterilerde yasakladı."

Volkswagen'in Beetle araçları 1941'de küçük bir ölçekte üretildi. 1945'te, müttefik kuvvetlerin hava saldırıları nedeniyle fabrikanın ağır hasar görmesi nedeniyle tüm üretim durduruldu.

Çok Mu Çok Olan Mavi’nin Başarı Dolu Hikayesi
Çok Mu Çok Olan Mavi’nin Başarı Dolu Hikayesi

Mavi’nin günümüzdeki başarısı 1954 yılında terzi çırağı olarak tekstilciliğe adım atan Sait Akarlılar‘ın hikayesine kadar uzanıyor. Geniş vizyonu ve girişimciliği sayesinde Mavi’yi kuran Akarlılar, ilk olarak 1971 yılında bir konfeksiyon […]

comment 0
share
Etiketler
featured KFC KFC Japonya Noel
Bültenimize Kaydolun
Prime Dünyasını Keşfet
Üye ol, Ayrıcalıklardan Yararlan
KEŞFET
Size haftada 2 kez en değerli gelişmeleri ücretsiz göndermek istiyoruz.
Haftalık bültenimize ücretsiz üye olun.

pazarlamasyon

Dijital nesile sunduğu kaliteli içerikler sayesinde sektörün en çok okunan online kaynağı olan Pazarlamasyon, pazarlamanın tüm bileşenleri, iş dünyası ve dijital dönüşüm konularında özgün ve fayda odaklı içerikler sunuyor.

facebook twitter instagram linked-in
  • Prime’ı Keşfet
  • İletişim
  • Hakkında
Ücretsiz Abonelik
  • Pazarlamasyon TV
  • Prime’ı Keşfet
  • Akademi
  • Kariyer
  • Marketing Meetup
  • Prime Üye Girişi
Created with Sketch.
×

Prime Giriş

Şifremi Unuttum

Şifreni mi unuttun?
| Giriş’e geri dön