Kaçış oyunları son zamanlarda yaygınlaşan trendlerden. Kaçış oyunlarını
"genellikle belli bir süre içinde bir odadan veya evden belli zeka oyunları oynayarak veya şifreler çözerek çıkmaya çalışmak" olarak açıklayabiliriz.
Kaçış oyunları arasında en çok tercih edilenleri ise korku temalı olanları. "Korku evi" de deniyor. Bu oyunlarda tema genellikle karanlık ve korkunç yerlerde, canlı-cansız kullanılan korkutucu figürlerle diğer kaçış oyunlarındakilere benzer etapları tamamlamak.
Korku, heyecan, adrenalin sevenleri eşsiz deneyimlere çağıran korku evleri ziyaretçilerini henüz ağırlamadan korkutmaya başlıyor genelde. Korkunç hikayelerle kendilerine ait bir tema oluşturuyorlar ve kısaca bundan bahsediyorlar. Sonra iş meraklandırmaya geliyor ve adrenalin yaşamak isteyen ziyaretçilerini maceraya çağırıyorlar. Hatta bazı korku evleri "yeterince cesur musun?" gibi meydan okumalarla işi cesaret gösterisine çeviriyor. Ve sonuç olarak korku evleri daha da yayılıyor ve her geçen gün yeni bir korku evi açılıyor.
Peki insanlar neden korkmak istiyor, daha da önemlisi neden korkmak için para ödüyor?
Korktuğumuzda vücudumuz adrenalin salgılar. Adrenalin salgıladığımızda bedenimizde bulunan kaslar gerilir, farkında olmadan ekstre bir güç vermiş hissi uyandırır çünkü; kasların şekeri enerjiye dönüştürmek için ihtiyaç duyduğu fazla oksijeni almak için daha hızlı nefes alınır. Genelde belli bir rutine bağlı kaldığımız için tempodaki değişim ve salgılanan adrenalin bizi günlük hayatın stresinden uzaklaştırmış olur.
Kontrollü bir şekilde korktuğumuzda aslında gerçekten tehlikede olmadığımızı biliriz. Korku evi, korku filmi, korku tüneli gibi korku ögelerinin gerçek olmadığını zihnimiz bildiği içinse aslında hissettiğimiz korku adrenalin salgılayabilmek için kullandığımız yapay bir korkudur. Dolayısıyla aslında haz veren şey korkunun kendisinden ziyade salgılanan adrenalindir.
Korktuktan ve gerildikten sonra aslında bunların gerçek olmadığını bilmek veya tamamen güvende hissetmek beyni rahatlatır. Kötü bir rüyadan uyanıp gördüklerimizin gerçek olmadığını anladığımız andaki rahatlamayı düşünün. Aslında sonrasında yaşayacağımız bu his korkuyu daha da etkileyici kılar.
https://www.youtube.com/watch?v=JhkKVSnMfO0
Korkmak için her ne yapıyorsak, korku oyununa gitmek olabilir evde korku filmi izlemek olabilir, bunları genelde tek başımıza yapmaktan zevk almayız. Yanımızda birileri olsun isteriz. Korkarken birlikte olduğumuz insanlarla aynı tecrübeyi yaşamak, ortak hisler paylaşmak da insanları psikolojik olarak rahatlatan bir şeydir. Sosyal anlamda doyum sağlar ve birlikte olduğumuz kişilerle bağımızı kuvvetlendirir.
Arkadaşlarınızla evde korku filmi izledikten sonra uzun bir süre o günü hatırlayıp gülersiniz örneğin. Veya korku evine gittiğinizde biraz önce oyunda sizi korkutan maskeli adamla sohbet ettiğinizde de ilginç bir anı yaşamış olursunuz. Hal böyle olunca korku uzun vadede rahatlatan bir eğlenceye dönüşüyor.