• Pazarlamasyon TV
  • Social Influencers
  • Etkinlikler
  • Akademi
  • Kariyer
Created with Sketch.
  • Prime’ı Keşfet
  • Intelligence Platform
  • Marketing Meetup
Prime'a Giriş Yap Prime'a Kayıt Ol
  • Pazarlamasyon TV
  • Prime’ı Keşfet
  • Akademi
  • Kariyer
facebook twitter linkedin whatsapp mail

Hazır Giyim Savaşları: Zara vs H&M

Serdar Altan / 26 Haziran 2018
facebook twitter
Hazır giyim sektöründe en çok öne çıkan markalardan ikisi H&M ve Zara. Zara’nın sahibi olan Inditex, 2017 yılında %7 oranında bir kar artışı açıkladı. H&M, 2018’in ilk çeyreğinde faaliyet karının […]
To access this post, you must purchase Prime Üyelik (Aylık) or Prime Üyelik (1 Yıllık).
Tarihin En Başarılı 8 Marka Sloganı
Tarihin En Başarılı 8 Marka Sloganı

Hazır giyim sektöründe en çok öne çıkan markalardan ikisi H&M ve Zara. Zara’nın sahibi olan Inditex, 2017 yılında %7 oranında bir kar artışı açıkladı. H&M, 2018’in ilk çeyreğinde faaliyet karının […]

comment 0
share
Etiketler
giyim H&M hazır giyim Prime prime özel zara
logo
Marketing Meetup Happiness
25 Nisan 2019
Erken Kayıt Fırsatı

Reader Interactions

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Türkiye’de Çalışanların %34’ü Haftada 50 Saatten Fazla Çalışıyor

Cemre Üçhisarlı / 05 Nisan 2018
facebook twitter
Türkiye’de Çalışanların %34’ü Haftada 50 Saatten Fazla Çalışıyor 38 ülkenin içinde bulunduğu iş ve yaşam dengesi araştırması sonuçlarına göre, en iyi ülke Hollanda olurken, Türkiye bu listenin son sırasında yer aldı. Medya takibinin öncü kurumu Ajans Press, dünyadaki iş yaşam dengesi endeksini inceledi. Ajans Press’in Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı’nın (OECD) Better Life Index (Daha İyi Yaşam Endeksi) araştırması ve medya yansımalarından derlediği bilgilere göre, iş ve yaşam dengesine bakıldığında en iyi performans 9,3 puanla Hollanda’nın oldu. Hollanda’yı 9 puanla Danimarka ikinci, 8,9 puanla Fransa üçüncü sıradan takip etti. 35 OECD ülkesi ile Rusya, Brezilya ve Güney Afrika’nın dâhil olduğu toplam 38 ülke içinde son sıraya Türkiye yerleşti.

Erkekler Daha Çok Mesai Yapıyor

ITS Medya ve Ajans Press’ingerçekleştirdiği medya araştırmasına göre, çalışma hayatıyla ilgili 4 bin 982 haber çıkışı tespit edilirken, medyaya yansıyan haber başlıklarına göre çalışanlar en çok mobbing ve uzun çalışma saatlerinden şikayetçi oldu.Araştırma, ülkelerin haftada 50 saat ve üzerinde çalışma oranıyla, çalışanların bireysel bakım ve boş zaman aktiviteleri için bir günde ne kadar zaman ayırabildikleri dikkat alınarak hazırlandı. Listenin son sırasında yer alan Türkiye’de çalışanların yüzde 34’ünün haftada 50 saatten fazla çalıştığı görüldü. OECD’nin bu alandaki en yüksek ortalaması yüzde 13 olarak belirlenirken, erkek çalışanların yüzde 37’sinin, kadın çalışanların ise yüzde 26’sının mesai saatlerinin uzun olduğu saptandı. Bu bilgiler doğrultusunda, Türkiye’de çalışanların OECD ortalamasına göre hayattan daha az memnun oldukları tespit edildi. 0 ile 10 arasındaki ölçekte memnuniyet derecelendirmesi incelendiğinde ise, Türk halkı ortalama 5,5 puanda kalırken, OECD 6,5 ortalamasına sahip oldu. Elde edilen raporda, uzun iş saatlerinin kaygı ve stresi arttırdığı belirlendi. İş ve hayat dengesinin sağlanabildiği ülkelerde, çalışanların daha mutlu olduğuna dikkat çekilirken, uzun iş saatlerinin sağlığı olumsuz etkilediği görüldü.
Burger King’in Kanye West Tweet’i En Beğenilen Tweet Oldu
Burger King’in Kanye West Tweet’i En Beğenilen Tweet Oldu

Hazır giyim sektöründe en çok öne çıkan markalardan ikisi H&M ve Zara. Zara’nın sahibi olan Inditex, 2017 yılında %7 oranında bir kar artışı açıkladı. H&M, 2018’in ilk çeyreğinde faaliyet karının […]

comment 0
share
Etiketler
giyim H&M hazır giyim Prime prime özel zara

Avatar Gerçek mi Oluyor?

Ozan Onat / 29 Mart 2018
facebook twitter
Avatar Gerçek mi Oluyor?

Avatar filminde gördüğümüz tarz bir bilinç transferi mümkün mü? Zor bir görevi başarmak amacıyla duyularımızı ve hareketlerimizi çok uzak mesafedeki bir robota gerçek zamanlı transfer edebilir miyiz? Böyle bir teknoloji bize neler sağlar?

“X-Prize”, kuruculuğunu dünyaca ünlü mühendis ve girişimci Peter Diamandis’in yaptığı kar gütmeyen bir organizasyon. Amacı insanlığın yararına olabilecek teknolojik gelişmeleri desteklemek için girişimcileri, mühendisleri, teknoloji üreticilerini cesaretlendirmek ve aynı zamanda toplumsal bir farkındalık yaratmak. X-Prize uzun yıllardır bu doğrultuda, sponsor desteklerini de arkasına alarak, dünya çapında katılıma açık yarışmalar düzenliyor. Ancak tüm bu yarışmalarda çıta oldukça yüksek. Bugüne kadar en çok ilgi çeken, medyada zaman zaman da haber olan yarışma 2007 yılında başlayan ve Google’un sponsorluğunda düzenlenen “Google Lunar X-Prize” ay yolculuğu projesiydi. Yarışma sonunda 30 milyon dolarlık toplam ödül, bir uzay aracıyla aya çıkacak, geliştirdikleri araçla ayda 500 metre yol alacak ve ardından çektiği video görüntülerini ve fotoğrafları dünyaya transfer etmeyi başaracak ilk üç ekibe paylaştırılacaktı. Bu zamana kadar sadece birkaç devletin milyarlarca dolar harcayarak başarabildiği bir görevden bahsediyoruz. Dediğim gibi çıta çok yüksekti, final tarihi dört kez uzatılan ve bu ay sonunda bitecek yarışmada beş ekip finale kaldı ama hiçbiri amacına ulaşamadı. Yine de bu sürede dünya çapında pek çok proje geliştirildi, global şirketlerle anlaşmalar yapıldı. ABD dışında Hindistan, Çin, Brezilya, Şili, İsrail, Japonya, Malezya, Macaristan, Romanya gibi pek çok farklı ülkeden projeler katıldı, fonlar yaratıldı, teknolojiler geliştirildi. Yarışma sona ermiş olsa da finale kalan ekipler yola devam ettiklerini ve eninde sonunda aya araçlarını indirmiş olacaklarını söylüyorlar.

Yeni yarışma yeni hedef

Bu arada Peter Diamandis geçtiğimiz günlerde düzenlenen dünyaca ünlü South By Southwest (SXSW) konferansında yeni bir yarışma duyurusu yaptı. Diamandis, Elon Musk’ın sesten hızlı ulaşımı amaçlayan ünlü “Hyperloop” projesine atıf yaparak “Hyperloop’tan daha hızlı ulaşım sistemi ne olabilir?” diye soruyor. Aslında Diamandis burada fiziksel değil, bir çeşit bilinç yolculuğunu hedefliyor. Konsept fikri 2016 yılında Dr. Harry Kloor tarafından ortaya atılan 10 milyon dolar ödüllü bu seferki yarışmanın adı “Ana Avatar X-Prize”. Yarışmaya katılacak ekiplerin amaçları; uzaktan kontrol edilebilecek, kullanıcının hareketlerini ve duyularını 100 km’den daha uzağa taşıyabilecek bir robotik avatar yaratmak olacak. Avatar filminden de anımsayabileceğimiz tarz bir beceri ve deneyim transferi sağlamak. Burada şu aşamada tamamen bir bilinç transferinden bahsetmiyoruz. Yarışmayı kazanabilmek için en az 100 km ötedeki başka bir mekana (robotik avatara) hareketlerini transfer edecek kişinin etrafını görebilmesi, duyabilmesi, dokunabilmesi ve çevresiyle etkileşime geçebilmesi bekleniyor.

Sınırlar ortadan kalkıyor

Daha açıklayıcı olması için biraz hayal kurarak bir örnek vereyim; diyelim ki siz İstanbul’da yaşayan bir doktorsunuz ve Brezilya’da bulunan acil bir hastayı İstanbul’daki robotik bir sistemi kullanarak ameliyat ediyorsunuz. Yani fiziksel olarak buradasınız ama farkındalığınız Brezilya’da. Böyle bir sistemin gerçeğe dönüşmesi zaman ve mekan algımızı tamamen değiştirebilir. Uzun yolculukları ortadan kaldırabilir. Tehlikeli görevlere, yangınlara, doğal afetlere, nükleer santrallerde meydana gelebilecek kazalara robotik bir avatarla müdahale edebilmek pek çok insanın hayatını kurtarabilir. Okyanusların dibine, dağların tepesine, uzaya çok daha kolay yolculuklar yapılabilir. https://www.youtube.com/watch?v=ZuHVaLgvhVw Tüm bunlar kulağa hala biraz bilimkurgu, biraz hayal gibi geliyor belki de. Ama heyecan verici teknolojik gelişmelerin yaşandığı bir dönemdeyiz. Robotik, yapay zeka, makine öğrenmesi, beyin makine ara yüzü, haptik, akıllı sensörler, sanal ve artırılmış gerçeklik ve tabi internet hızı gibi alanlarda yaşanan ilerlemeler, özellikle de 5G teknolojisi projeyi hayata geçirmekte öne çıkacak teknolojiler olarak gözüküyor. Yarışmanın anonsu yapıldı, heyecan başladı. Çıta gerçekten çok yüksek. Avatar filmi benzeri bir teknoloji gerçekten mümkün mü? Ya da filmdekine ne kadar yakın bir teknoloji geliştirebilir? Ekipler finale ulaşabilir mi? Türkiye’den bir ekip katılım sağlar mı? Cevapları yakında göreceğiz. Yarışmanın sponsoru bir ulaşım şirketi “ANA”, yani Japon havayolu şirketi “All Nippon Airways”. 10 Ocak 2021’de sona ermesi planlanan yarışmayla ilgili daha fazla detayı https://avatar.xprize.org/ sayfasından edinebilirsiniz. Kaynak: Cnnturk.com
İthalata Dayalı Ekonomi ve Ürün Boykotu
İthalata Dayalı Ekonomi ve Ürün Boykotu

Hazır giyim sektöründe en çok öne çıkan markalardan ikisi H&M ve Zara. Zara’nın sahibi olan Inditex, 2017 yılında %7 oranında bir kar artışı açıkladı. H&M, 2018’in ilk çeyreğinde faaliyet karının […]

comment 0
share
Etiketler
giyim H&M hazır giyim Prime prime özel zara

Y kuşağının gözünden güzellik: Markalar nelere dikkat etmeli?

Pazarlamasyon / 05 Eylül 2018
facebook twitter
Y kuşağının gözünden güzellik: Markalar nelere dikkat etmeli? Banyo rafıma şöyle bir baktığınızda jellerden köpüklere, kremlerden yağlara kadar birçok sayıda güzellik ürünü fark edeceksiniz. Bazıları saç, bazıları cilt, bazıları da tırnaklar için… Ama hepsinin ortak bir özelliği var: Bana kendimi güzel hissettirmek! Güzellik endüstrisi, tüketicilerin çekici görünmesine ve hissetmesine yardımcı olma arzusuyla uzun süredir çalışıyor. Geleneksel olarak bu arzu; parlaklık, çekicilik, temizlik hatta güven gibi gözle görünür nitelikler etrafında odaklanmış bulunuyor ancak, son Sri Lanka seyahatimden sonra merak ettim, "Acaba bu akım değişiyor mu?" Sri Lanka'da geçirdiğim zaman boyunca son çıkan ürünlere bir göz atmak için Spa Ceylon'a uğradım. Tıpkı kendi banyomda olduğu gibi, her ürün farklı bir güzellik vaadi taşıyordu ancak ilginç bir şekilde bu faydalar görünür değildi. "Mutlu" ve "Sakin"den "Hayal" ve "Huzur"a kadar, Spa Ceylon'un sunduğu güzellik yelpazesi yüzeyselin ötesine geçen bütünsel sağlık faydalarına odaklanmıştı. "Mutlu" isimli balsamını kendime her gün iyimserlikle yaklaşmak için bir hatıra olarak aldım. Spa Ceylon'dan Bath&Body Works'e gittim ve iyi hissettirme odaklı ürün olgusunun sadece Spa Ceylon'a özgü olmadığını görmek beni şaşırttı. Bath&Body Works, enerji, konfor, odaklanma ve uyku vaat eden jel ve krem çeşitlerini satıyordu. Bu noktada şunu anladım: Güzellik endüstrisindeki hareket, geleneksel güzellik kodlarından (güzel ve kendinden emin hissetme) sağlık ve mutluluk kodlarına doğru kaymaktaydı. Artık güzellik sadece pürüzsüz bir cilt ya da dolgun gözüken dudaklara sahip olmakla ilgili değil, mutlu olmak ve iyi hissetmekle de ilgili. Belirli bir bölgeye ya da somut bir yarara odaklanmak yerine, bir insanı her şeyiyle bir bütün olarak görebilmek şu noktada daha önemli bir hale geldi. Bu değişimi yönlendiren nedir ve bu güzellik markaları için ne anlama geliyor?

"Sağlık" Neslinin Yükselişi

Son Forbes raporuna göre, Y kuşağı için gelecek "sağlıklı ve mutlu" olmak demek. Bu nesil için, zihinsel, fiziksel ve duygusal sağlığın senkronize olduğu bir yaşam daha önemli. Bu durum tüketicilerin önceliklerinin ve beklentilerinin değiştiği, dolayısıyla da bunun satın aldıkları markalara da etki ettiği anlamına gelmektedir. Güzellik söz konusu olduğunda, tüketiciler kendilerini sadece güzel hissetmekten çok, her bakımdan mutlu hissetmeyi önemser.  Zindelik sürekli ve süregelen bir uğraştır ve markaların bu yolculukta bir rol oynaması gerekir. Sonuç olarak tüm güzellik markaları için konumlandırma çok önemli bir rol oynayacak: Kazanan markalar tüketiciler için, onlara mutluluk, sağlık ve güzellik arayışlarında yardımcı olan bir ortak olacaktır.

Hedonist düşkünlükten anlamlı bir düşkünlüğe geçiş

Y kuşağı sadece yeni deneyimler peşinde değil–her zamankinden daha fazla bağlılık, daha derin anlam ve daha fazla kişiselleştirme istiyor. Düşkün olmanın bile pozitif bir sonucu olması gerekir. Örneğin, birçok Y kuşağı çok fazla içki içilen bir gece yaşamaktansa, Angkor Wat'ta gündoğumu yogası dersi ya da keyifli bir workshop’u tercih edebilir. Güzellik markalarının birçoğu araştırma ve geliştirmeye daha fazla odaklanma imkanına sahip. Mesela Paul Mitchell'ın Tea Tree koleksiyonunu gözünüzün önüne getirin; esansiyel yağları ve gerçek bitki özlerini kullanarak sadece saçınıza yarar sağlamakla kalmaz, "duyularınızı uyandırmak ve ruhunuzu beslemek" için rahatlatıcı ve doğal kokuları kullanarak saçlarınızla beraber zihninize de fayda sağlar.

En üst düzeye çıkarma ihtiyacı

Günümüzün Y kuşağı sadece ürün ve deneyimlerden daha fazlasını beklemekle kalmıyor, aynı zamanda hayata dair bütün yaklaşımlarını en üst düzeye çıkarmak istiyorlar. Örneğin bir tüketici gün içinde sabaha yoga seansıyla başladı, iş yerinde biraz da stresli bir gün geçirdi, akşamı da arkadaşlarıyla bir kokteyle giderek ya da sessiz bir yerde kitap okuyarak tamamladı. Gördüğünüz gibi bir günü her duyguyu yaşayarak geçirdi. Güzellik markaları, Y kuşağı tüketicisinin "maksimize" zihniyetinden daha iyi bir sonuç almak için müşteri yolculuk haritasını kullanabilirler. Tüketicilerin her gün karşı karşıya kaldıkları baskıları, zorlukları ve fırsatları anlamak; markalara ürün yenilikleri, uygun iletişim ve pazarlama faaliyetleri için ilgili fırsatları belirlemede yardımcı olabilir. Örneğin, bir marka tüketicilerin sabahları işe geldikten sonra stresli hissettiklerini fark edebilir–bu noktada ofiste kullanmak üzere, tazelik ve rahatlık hissi veren bir yüz misti yaratmak, diğer markaların önüne geçmek için önemli bir avantaj sağlayabilir ve ürün yelpazesini doğru genişletmek adına da iyi bir fırsat olabilir.

Güzelliğin merkezi

Günümüzde güzellik markaları, Y kuşağının yaşam tarzları ışığında ne noktada olmaları gerektiğini gözden geçirmek için inanılmaz bir fırsata sahipler. İster dönüşümsel markalaşma ister yeniden konumlandırma ya da ürün inovasyonu olsun, Y kuşağı; markalardan yüksek derecede ilgi bekliyor. Sağlık merkezli güzelliğe yöneliş, markalara bir yol öneriyor ve ufukta daha birçok yenilik bekliyor.
Editör: Michelle McCarthy (Landor Pazarlama Direktörü)
Personel Neden Gider ?
Personel Neden Gider ?

Hazır giyim sektöründe en çok öne çıkan markalardan ikisi H&M ve Zara. Zara’nın sahibi olan Inditex, 2017 yılında %7 oranında bir kar artışı açıkladı. H&M, 2018’in ilk çeyreğinde faaliyet karının […]

comment 0
share
Etiketler
giyim H&M hazır giyim Prime prime özel zara
PRIME DÜNYASINI KEŞFET
Üye Ol, Ayrıcalıklardan Yararlan!
KEŞFET
Prime Özel: Ocak 2019 Trendleri
Ocak Trend Raporumuz Yayında
Trend Takibi: Türkiye'den ve Dünya'dan tüm trendleri inceliyor ve sizler için bir araya getirerek her ayın ilk günü posta kutunuza gönderiyoruz. Peki geçtiğimiz ay hangi trendler ön plana çıktı?
İndir
pazarlamasyon
Exclusive Content
Bu içerik, Prime üyelerimiz için özel olarak hazırlanmıştır. İçeriğimizi incelemek için Prime üyesi olmanız veya giriş yapmanız gerekiyor.
Üye Ol veya Giriş Yap
Pazarlamasyon Prime Nedir?

Üyelerine anlaşmalı marka ayrıcalıkları Türkiye’den ve Dünya’dan yüzlerce özel araştırma ve rapor, özel içerikler, kapalı network buluşmaları, ücretsiz Marketing Meetup katılımı, yurtiçi ve yurtdışı etkinliklere özel indirimler, ücretsiz iş ilanları yayımlama hakkı, her ay güncellenen trend raporları ve daha birçok farklı deneyim sunan ayrıcalıklar kulübüdür.

pazarlamasyon

Dijital nesile sunduğu kaliteli içerikler sayesinde sektörün en çok okunan online kaynağı olan Pazarlamasyon, pazarlamanın tüm bileşenleri, iş dünyası ve dijital dönüşüm konularında özgün ve fayda odaklı içerikler sunuyor.

  • Prime’ı Keşfet
  • İletişim
  • Hakkında
facebook twitter instagram linked-in
  • Pazarlamasyon TV
  • Prime’ı Keşfet
  • Akademi
  • Kariyer
  • Marketing Meetup
  • Prime Üye Girişi
Created with Sketch.
×

Prime Giriş

Şifremi Unuttum

Şifreni mi unuttun?
| Giriş’e geri dön