• Pazarlamasyon TV
  • Social Influencers
  • Etkinlikler
  • Akademi
  • Kariyer
Created with Sketch.
  • Prime’ı Keşfet
  • Intelligence Platform
  • Marketing Meetup
Prime'a Giriş Yap Prime'a Kayıt Ol
  • Pazarlamasyon TV
  • Prime’ı Keşfet
  • Akademi
  • Kariyer
facebook twitter linkedin whatsapp mail

Dünya’nın En Büyük Kahve Zincirleri

Sibel Koç / 01 Ekim 2018
facebook twitter
  •  Uluslararası Kahve Organizasyonu (ICO)’ya kayıtlı olan 78 ülke her yıl 29 Eylül-1 Ekim arasını çeşitli etkinliklerle “Kahve Günü” olarak kutluyor.
  • “Kahve Günü” ülkemizde de 29 Eylül’den itibaren çeşitli promosyonlar ve etkinliklerle kutlanmaya başlandı.
  • İlgili yazı: Türk Kahvesini Bira İle Buluşturan Türk Girişimcilerin Öyküsü

1- STARBUCKS

1971 yılında Amerika’da kurulan şirket, aradan geçen 45 yılda bir dünya markası haline gelmeyi başarmıştır. Starbucks kahveleri ve mekan tasarımı ile ünlü olmasının yanı sıra, kahve ekipmanları da satıyor. Starbucks, 2018 verilerine göre dünya genelinde yaklaşık olarak 27.339 şubesiyle kahve severlerin hizmetinde. Birçok Avrupa ülkesinden daha fazla Starbucks şubesine sahip olan Türkiye’de 2016 yılında 265 şubesi bulunurken 2018 yılı itibariyle Starbucks’ın Türkiye’deki şube sayısı 417’ye yükseldi.

“Türkiye’de neden bu kadar çok Starbucks var?” Diyorsanız sizi şöyle alalım.

2- CAFFE NERO

Caffè Nero, 1996 yılında Gerry Ford tarafından kurulmuş. Hedefi İngiltere’ye Avrupa kıtasına özgü, yüksek kaliteli İtalyan kahvesini ve bu kahvelerin yanında yine İtalyan lezzetini yansıtan yiyecekleri, samimi bir misafir hizmetiyle, sıcak bir ortamda sunmakmış. Bu sayede, bir aile şirketi olan işletmemizle Avrupa genelinde 800’yi aşkın kahve mağazası açtık.’ Diyor Caffe Nero. Türkiye de 10 Ekim 2007’de İstinye Park AVM’de ilk mağazası açılmıştır. Caffe Nero, 2017 yılı büyüme hedefleri doğrultusunda yıl sonuna kadar Türkiye de 60 mağazaya ulaşmayı hedefliyor.

3. GLORİA JEAN’S COFFE

Gloria Jean’s Coffees 1979 yılında Amerika’nın Chicago kentinde Gloria Jean Kvetco’nun bir hediyelik eşya dükkanı satın alması ile başlamış aslında. Bir süre sonra dükkanını bir çeşit gurme kahve dükkanına dönüştüren Gloria Jean Kvetco birkaç yıl içinde mağaza sayısını 11’e yükseltmiş ve 1986 yılında franchise vermeye karar vermiştir. Bugün dünya üzerinde yaklaşık 50 ülkede 1200’den fazla şubesinde hizmet vermekte bu tutkuyu tüm kahve severlerle paylaşmaktadır.

4- COSTA COFFE

1971 yılında Sergio ve Bruno Costa adlı İtalyan kardeşler tarafından Londra’da kurulan Costa Coffee, 1995’de Whitbread PLC tarafından satın alınarak hızla büyümeye başladı. Sadece İngiltere’de 712 mağazaya sahip olan Costa Coffee, dünyada 26 ülkede 1200’ü aşkın mağazasıyla kahve severlerle buluştu. 2009 yılı başında Türkiye pazarına giren ancak macerası 1 sene bile sürmeyen İngiltere merkezli dünyanın yaygın kahve zincirlerinden Costa Coffee sonradan satıldı.

5- CARİBOU COFFEE

Amerika’nın dünyaya armağan ettiği bir diğer kahve franchise devi de Caribou Coffee. Ülkemizde de mağazaları bulunan marka, 1992 yılında kuruldu. Amerika’da tanınmasını sağlayan sloganı; “Hayat kısa, o yüzden uyanık kal.” 10 ülkede 203 noktada bulunan marka, kurulduğu ilk yıllarda yalnızca beş gün açık olmasıyla biliniyordu.

ABD’li Bir Komedyenin Tasarladığı Mizah Dolu 10 Uydurma Ürün
ABD’li Bir Komedyenin Tasarladığı Mizah Dolu 10 Uydurma Ürün

ABD’li bir komedyen olan Jeff Wysaski, gerçekte var olmayan birbirinden tuhaf uydurma ürünler meydana getirdi ve bu ürünlerin üzerlerine ne işe yaradıklarıyla ilgili olarak komik açıklamalar ekledi. Hatta bununla da […]

comment 0
share
Etiketler
Caffe Nero Caribou Coffe Costa Coffe Gloria Jean’s Coffees starbucks
logo
Marketing Meetup Happiness
25 Nisan 2019
Erken Kayıt Fırsatı

Reader Interactions

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Tüketici Neyi Satın Alır: Algılanan Ürün Faydası

Dora Uzkesici / 05 Şubat 2019
facebook twitter
Tüketici Neyi Satın Alır: Algılanan Ürün Faydası

Birçok işletme, ürettiği mal veya hizmeti satabilmek, tüketiciye bunları pazarlayabilmek için yoğun bir mesai harcıyor. Tüketici ise, bir ürün veya hizmeti satın almak üzere değerlendirirken ondan elde edeceği "faydanın" toplamına bakıyor. Bu aşamada karşımıza algılanan ürün faydası çıkıyor. Algılanan ürün faydası, ürün veya hizmetin sağladığı belirli işlevlerin veya özelliklerin kullanımı sonucunda, tüketicinin elde etmiş olduğu algılanan kazanç olarak tanımlanıyor.

Algılanan ürün faydası, 3 ana başlıkta inceleniyor: Fonksiyonel fayda, sembolik fayda ve deneyimden elde edilen fayda.

Fonksiyonel fayda; tüketicilere fonksiyonel yarar sağlayan ürün niteliklerini işaret ediyor. Ürün veya hizmet tarafından gerçekleştirilen işlev, yani üründen sağlanacak olan temel fayda, fonksiyonel fayda kavramı ile açıklanıyor.

Örneğin bir koşu ayakkabısı aldığınızda, ayakkabının dayanıklı olması, ayağınızı istediğiniz biçimde sarması, hafif olması, zemine doğru temas etmesi vb. işlevlerin çoğu tüketici tarafından fonksiyonel fayda kapsamında değerlendiriliyor. Tüketiciler bu aşamada ürünün sağladığı işlev yararına odaklanırken, ürünün markasına ve üründen kazanacağı diğer faydalara odaklanmıyor. Yani, üründen veya hizmetten sadece ekonomik bir "çıkar" elde etmek istiyor. Ürün için ödediği para ile üründen sağladığı fonksiyonel faydayı ölçerek o ürünü satın alma konusunda bir karara varabiliyor.

Fonksiyonel ürün

Sembolik fayda ise; ürün veya hizmet tüketiminin dışsal avantajlarını yansıtıyor. Tüketici sadece bir ürünün fonksiyonel özelliklerinden fayda sağlamıyor. Aynı zamanda o ürün ve hizmetin kullanılmasından ötürü de fayda sağlıyor. Sembolik faydalar ürünle ilgili olmayan özellikleri ifade ederek sosyal kabul, kişisel ifade ve özsaygı ihtiyaçları ile ilgili fayda alanını yansıtıyor. Bu aşamada tüketicilerin kendi benliklerine uygun olan bir markanın prestijine, ayrıcalığına veya modaya uygunluğuna değer verebilmesi durumu ortaya çıkabiliyor.

Sembolik ürün

Sembolik faydalar özellikle "görünen" ürünlerde önem taşıyor. Örneğin; bireyin koşu ayakkabısına ihtiyacı olduğunda herhangi bir koşu ayakkabısı bu fonksiyonel faydayı sağlayabilir. Fakat sembolik fayda, markanın koşuculuk alanında bilinen, spor dalında öncü ve diğer koşucular tarafından "yüksek değerli" olarak görülen bileşenlerden meydana gelebiliyor. Yani, kişinin kimliğini değerlendiren ve yorumlayan yakın ve uzak çevredeki insanlar, kullanılan ürünü fark ederek ürün ile kullanan kişiyi değerlendirebiliyor. Bu değerlendirme olumlu ise tüketici sembolik fayda elde ediyor.

Tüketicinin ürünü veya hizmeti kullanma aşamasından ortaya çıkan deneyim faydası ise; ürün tüketiminin keyifli bir hale getirilmesine odaklanıyor. Bu noktada işletmeler sadece sattıkları ürünü değil, o ürünle ilgili tüketicide olumlu bir duygusal deneyim sunma amacı güdüyorlar. Ürünün veya hizmetin sunulduğu mağaza atmosferi, ürünü sunan personelin tutumu, tüketicinin ürünü veya hizmeti tüketirken hissettiklerinin bütünü deneyim faydasını oluşturuyor.

Deneyim faydası tüketicide duyusal, duygusal, düşünsel, davranışsal ve ilişkisel etkiler yaratıyor. Satış sonrası ürünün veya hizmetin tüketimi ile oluşturulan deneyim, tüketicinin aynı ürüne veya markaya yönelik olumlu veya olumsuz tutumlar geliştirmesini sağlayabiliyor.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere.

Huawei, P20 Reklamını Apple ve Samsung Mağazalarının Yakınlarında Yapıyor
Huawei, P20 Reklamını Apple ve Samsung Mağazalarının Yakınlarında Yapıyor

Akıllı telefon pazarında zirvede yer alan Apple ve Samsung‘u tehdit eden en ciddi firma Çinli telekomünikasyon şirketi Huawei. Yaptığı agresif reklam kampanyalarıyla, bu ikilinin arasına girmeyi kafasına koyduğunu gösteren ve […]

comment 0
share
Etiketler
Caffe Nero Caribou Coffe Costa Coffe Gloria Jean’s Coffees starbucks

Markalar Neden Micro-Influencer’larla Daha Sık Çalışmalı?

Cemre Üçhisarlı / 04 Ocak 2019
facebook twitter
Markalar Neden Micro-Influencer’larla Daha Sık Çalışmalı? Reklamlarda ünlü kullanımına güvenin azalmasıyla ve sosyal medyanın her geçen gün daha fazla alanı kaplamasıyla hayatlarımıza giren "Influencer" kavramından daha önce bahsetmiştik. Influencer kelimesi dilimize daha yeni yeni oturmuşken daha farklı ve etkili bir pazarlama taktiği ile karşı karşıyayız: "Micro-Influencer marketing." Micro-Influencer'lar, influencer'lara nazaran sosyal mecralarda çok daha az takipçi sayısı ve bilinilirliği olan, alanlarında uzman ve sosyal medyayı aktif kullanan kişilerdir. Takipçi sayıları ile ilgili kesin bir sınır olmamasıyla beraber genelde 1000'den az veya 1000-50.000/100.000 arası takipçileri mevcut olabiliyor. Ama mikro kalmaları için milyonlara ulaşmamaları gerekiyor. Peki markalar neden Micro-Influencer'ları daha sık kullanmalı?
  • İstatistiklerde de görüldüğü gibi Influencer'ların etkileşim oranları takipçi sayıları ile ters orantılı. Bunun sebebi ünlü kişilere ve macro-Influencer'lara göre alanlarında daha profesyonel kişilerden oluşmaları ve haliyle takipçi kitlelerinin de konu ile alakalı, daha bilinçli kişiler olması. Yani ürün veya hizmet için doğru kişiyi seçtiyseniz hedef kitlenizi tam on ikiden vurdunuz demektir.
  • Micro-Influencer'lara ayrılacak bütçe ünlülere ve milyonlarca takipçisi olan influencer'lara göre çok daha cüzi bir miktar olacaktır.
  • Micro-Influencer'ların takipçileriyle etkileşimleri daha fazladır. Çift yönlü iletişimleri daha kuvvetlidir. Tüketiciler akıllarındaki soruları sorduğunda geri dönüş alma ihtimalleri çok daha yüksektir. Bu durum takipçilerin hem Influencer'a hem de markaya sadakatini arttıracaktır.
  • Daha az kitleye hitap eden micro-Influencer'lar samimiyetlerinden ötürü takipçilerin satın alma kararlarını etkileyebilirler. Önerdikleri bir ürün veya hizmete güven çok daha üst boyutlarda olacaktır.
  • Micro-Influencer'ların samimiyetleri markanızın da samimi algılanmasını sağlar. Tüketici ihtiyaçlarına ve fikirlerine öncelik verdiğinizin bir göstergesi olacaktır.
  • Micro-Influencer'lar ünlülere kıyasla daha az sponsorlu reklam içeriği paylaşırlar dolayısıyla bu da reklamın etkileyiciliğini ve güvenilirliğini arttıran bir unsurdur.
Genellikle belli bir spor dalı ile uğraşan, belli bir sanat dalı ile ilgilenen, herkese hitap etmeyen ürün veya hizmetlerin hedef kitleleri sınırlıdır. Kendi konunuz ile ilgili doğru kanaat önderini seçerseniz onu takip eden kişilerin sayısı az da olsa doğrudan bu sınırlı uğraşlarla, işlerle ilgilenen kişiler olacağından tüketici ile etkileşiminiz çok daha fazla olacaktır. Sorulması gereken soru aslında şu; Daha fazla insanın reklamımı görmesi için ünlülerin paylaştığı reklam içerikleri yeterince etkileşim alıyor mu? Bu demek değil ki her zaman fazla takipçi az etkileşim demektir. Milyonların ilgisini çeken bir ürününüz var ise, çok büyük ve genel bir marka iseniz milyonlara hitap etmeniz son derece normal ama sınırlı bir kitleye hitap ediyorsanız verdiğiniz reklamı milyonların görmesine ihtiyacınız yok, doğru kişilerin görmesine ihtiyacınız var. Bunun mantığı çok basit aslında, başımız ağrıdığında bütün ilaçları içmiyoruz sadece ağrı kesici içiyoruz ve ağrımızı kesiyor. Kamp eşyaları üreten bir firmanın sadece takipçi sayısı çok olduğu için Demet Akalın'a reklam vermesi mi yoksa takipçi sayısı 15.000 olup kamp tatillerini paylaşan bir micro-influencer'a reklam vermesi mi daha fazla etkileşim sağlar?
Haberimiz Dahi Olmadan Websitelerin Hakkımızda Edindiği 5 Özel Bilgi
Haberimiz Dahi Olmadan Websitelerin Hakkımızda Edindiği 5 Özel Bilgi

Farkında olmadan birçok özel bilgimizi websiteleri ile paylaşıyoruz. Yaşımız cinsiyetimiz, adres ve telefon bilgilerimiz de bunların arasında. Bunu en aza indirgemek için yapmamız gerekenler ise bazı küçük noktalara dikkat etmek. […]

comment 0
share
Etiketler
Caffe Nero Caribou Coffe Costa Coffe Gloria Jean’s Coffees starbucks

Stephen Hawking’in İnsanlığın Geleceğiyle İlgili 4 Teorisi

Pazarlamasyon / 14 Mart 2018
facebook twitter
Stephen Hawking’in İnsanlığın Geleceğiyle İlgili 4 Teorisi Stephen Hawking, bilimle uzaktan yakından alakası olmayan insanların bile tanıdığı bir bilim insanıydı. Fizik bilimi dendiğinde akla ilk gelen isimlerden biri olan ve 76 yaşında olan dünyaca ünlü fizik profesörü Stephen Hawking, dün gece saatlerinde İngiltere'nin Cambrigde şehrinde bulunan evinde hayatını kaybetti. Ve ondan geriye bilim dünyasına yaptığı katkılar kaldı. İngiliz bilim adamının hayatı boyunca yaptığı keşiflerin yanı sıra, aynı zamanda insanlığın geleceğiyle ilgili ilginç teorileri de vardı.

Yapay Zeka

Ünlü profesör daha önce robotların, insanlardan üstün hale gelebileceği konusunda ciddi bir uyarıda bulunmuştu. Hawking geçtiğimi kasım ayında, Wired dergisine yaptığı açıklamada, "Yapay zekanın, tamamen insanların yerini almasından korkuyorum. İnsanlar bilgisayar virüsleri tasarlarsa, birisi gelişen ve kendini kopyalayan bir yapay zeka tasarlayacak. Bu, insanlardan üstün olan yeni bir yaşam biçimi olacak." demişti.

Küresel Isınma

İngiliz bilim insanı, dünyanın sıcaklığıyla ilgili olarak bazı vahim tahminlere sahipti. ABD Başkanı Donald Trump'ın, ülkesini iklim değişikliği konusundaki Paris anlaşmasından çıkarma kararının ardından, Stephen Hawking bu kararın sonuçları konusunda uyarılarda bulunmuştu. Fizik profesörü konuyla ilgili olarak BBC News'e şu açıklamayı yapmıştı: "Küresel ısınmanın geri döndürülemez hale geldiği devrilme noktasına yakınız. Trump'ın hareketi, Dünya'yı 250 derecelik sıcaklık ve sülfürik asit yağmurlarıyla birlikte Venüs gibi olmanın eşiğine getirebilir."

Uzay Kolonisi

Fizik profesörü Stephen Hawking, insan ırkının yaşanabilir bir geleceğe sahip olması için Dünya'dan ayrılması gerektiğine inanıyordu. Kendisi, insan ırkının varlığını sürdürebilmesi için bir uzay kolonisi kurma fikrini tartışmaya açmıştı. Ünlü fizikçi, gazeteci Charlie Rose'a yaptığı açıklamada, "İnsan ırkının uzun vadeli geleceğinin uzayda olması gerektiğine inanıyorum." demişti.

İnsanlığın Geleceği

Profesör Hawking, insan ırkının görece olarak yakın bir gelecekte tamamen yok olacağına dair görüşlerini hiç çekinmeden dile getirmişti. Ünlü fizik profesörü, "Stephen Hawking: Yolculuk Yeni Dünya" isimli BBC belgeselinde insan ırkının geleceği ile ilgili olarak şunları söylemişti: "Her ne kadar bilinen bir yılda, Dünya gezegeninde bir felaket gerçekleşmesi olasılığı oldukça düşük olsa da; bu, gelecek 1.000 ya da 10.000 yılda bir kesinlik kazanır. İnsanlığın geleceği için uzayı incelemeye devam etmeliyiz. Hassas gezegenimizin ötesine kaçmadan bir 1.000 yıl daha hayatta kalabileceğimizi düşünmüyorum."
Pazarlama ve Reklam Konularında Okunması Gereken 8 Kitap
Pazarlama ve Reklam Konularında Okunması Gereken 8 Kitap

Montesquieu “Okumayı sevmek, hayattaki can sıkıcı saatleri güzel saatlerle değiştirmektir” derken konuyu özetlemişti. Çünkü ilgilendiğiniz konu ne olursa olsun, iyi bir kalemden çıkmış, size her açıdan değer katacak, sizi yenileyecek, […]

comment 0
share
Etiketler
Caffe Nero Caribou Coffe Costa Coffe Gloria Jean’s Coffees starbucks
PRIME DÜNYASINI KEŞFET
Üye Ol, Ayrıcalıklardan Yararlan!
KEŞFET
Prime Özel: Ocak 2019 Trendleri
Ocak Trend Raporumuz Yayında
Trend Takibi: Türkiye'den ve Dünya'dan tüm trendleri inceliyor ve sizler için bir araya getirerek her ayın ilk günü posta kutunuza gönderiyoruz. Peki geçtiğimiz ay hangi trendler ön plana çıktı?
İndir

pazarlamasyon

Dijital nesile sunduğu kaliteli içerikler sayesinde sektörün en çok okunan online kaynağı olan Pazarlamasyon, pazarlamanın tüm bileşenleri, iş dünyası ve dijital dönüşüm konularında özgün ve fayda odaklı içerikler sunuyor.

  • Prime’ı Keşfet
  • İletişim
  • Hakkında
facebook twitter instagram linked-in
  • Pazarlamasyon TV
  • Prime’ı Keşfet
  • Akademi
  • Kariyer
  • Marketing Meetup
  • Prime Üye Girişi
Created with Sketch.
×

Prime Giriş

Şifremi Unuttum

Şifreni mi unuttun?
| Giriş’e geri dön