Burger King, Şiddete Karşı "Junior"ların Yanında

Edebiyatta olsun, pazarlama iletişimi çalışmalarında olsun, bir duyguyu harekete geçirebildiği ve saçma olmadığı sürece kelime oyunlarına bayılırım. Hele bu oyunlar, toplumsal farkındalığa dikkat çekmek için yapılmışsa, daha da beğenirim. Burger King, destek verdiği No Bully hareketi için hazırladığı videoda, junior sözcüğünün hem “küçük yaştaki çocuk” hem de küçük boy Whooper’ı tarif etmesinden yola çıkarak, çocukların uğradığı fiziksel şiddete dikkat çekmek istemiş. Bunu yaparken de aradaki eş sesliliği kullanıp zorbalıkla karşılaşan çocukların düştüğü durumu, Whooper Jr. üzerinden nesneleştirmiş.

Video, birkaç çocuğun sosyal çevreden gelen fiziksel sataşmalar konusunda yaşadıklarını anlatmasıyla başlıyor. Bu kısa bölümün ardından, Burger King’ın yaptığı sosyal deney başlıyor. Arkadaşlarıyla birlikte menülerini yiyen çocuk, onların el ve kol hareketleriyle sataşmalarına maruz kalıyor. Onunla alay eden arkadaşları durumu iyice çığrından çıkarıp işleri tabureden itmelere ve çocuğun aldığı yiyecekleri suyla ıslatmaya kadar götürüyor. O anda restorandakiler durumu fark etse de iki kişi dışında hiçbiri müdahale etmiyor.

[embed]https://www.youtube.com/watch?v=mnKPEsbTo9s[/embed]

İki olay arasında verilecek tepkileri ölçüp karşılaştırmak isteyen Burger King çalışanları, sipariş veren müşterilerin Whooper Jr. hamburgerlerini kasten ezip parçalayarak veriyor. Düzgün paketlenmiş ama içi paramparça olan hamburgeri gören müşteriler, servis alanına dönüp durumdan yakınıyor. Bilerek ilgisiz görünen ve normal şartlarda olsa yüzsüz diyebileceğimiz bir tavırla konuşan çalışanlar ise hiç mi hiç oralı olmuyor. Restoran müdürünü çağıranlar mı dersiniz, küfredenler mi, sinir bozukluğundan gülenler mi dersiniz, müşterilerde hepsi var. Çalışanlar da altta kalmıyor tabii. Gözünüzün önünde hamburgerinizi parçalayan bir Burger King elemanı görseniz ne yapardınız?

Erdal İnönü’nün (Evet, neyse ki bilinenin aksine “futbol dehası” Aykut Kocaman’ın değilmiş) veciz sözünde olduğu gibi “Gerçeklerin bir gün ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu vardır” Yani diyeceğim o ki toplumsal ikiyüzlülük saklanamaz, çok sürmeden bir şekilde gözler önüne serilir.

[caption id="attachment_66463" align="alignnone" width="800"] Video aslında "Bir çocuğun, bir Whooper Jr. kadar değeri yok mu?" yönünde, bencilliği hedef alan bir içgörü taşıyor.[/caption]

Burada da öyle oluyor. Şiddete uğrayan çocuğa ancak göz ucuyla bakıp istifini bozmayanlar, kendilerine gelince küçük bir hamburgerin bile hesabını sorabiliyor. Sonuç mu? Restorandakilerin %95’i, hamburgerle ilgili sorunu şikayet olarak iletirken, sadece %12’si söz konusu çocuğun içine düştüğü zor duruma müdahale ediyor, onunla ve arkadaşlarıyla iletişim kurmayı deniyor. Videonun sonuna doğru izlediğimiz konuşmalarda, hem müdahale eden iki kişinin sözlerini dinleme hem de diğer çocukların duruma nasıl baktığını öğrenme fırsatı yakalıyoruz.

Video başlarken, her yıl dünyadaki öğrencilerin %30’unun fiziksel sataşmalara ve şiddete maruz kaldığını belirten marka, çalışmanın sonunda ise “Hiçbir ‘junior’ zorbalığı hak etmez.” İfadesiyle karşılıyoruz ve Burger King izleyenleri, nobully oluşumuna destek vermeye davet ediyor.

Akıllıca kurgulanmış, doğal görünen ve toplumun ikiyüzlülüğü ile bilerek ya da bilmeyerek yansıttığı aşırı bireyselleşmeyi yüze vuran bu çalışmayı hazırlayan Burger King, hikâye anlatıcılığı rolünün hakkını vermiş. Dileyelim ki bu tür kurumsal sosyal sorumluluk özellikli içerikleri daha çok izleyelim ve hatta ülkemizde de benzerlerine daha çok tanık olalım.

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir