Dünya, inanılmaz bir dönüşümün pençesinde. Dijitalleşme, bu dönüşümün en önemli unsurlarından biri olarak öne çıkıyor. Veri, teknoloji ve yapay zekâ (YZ), günümüz dijital dönüşümünün temel direkleri arasında yer alıyor. Sağladıkları faydalar ve yarattıkları değer son derece yüksek. Dijitalleşmenin hız kazanmasıyla birlikte, sistemler muazzam miktarda veri üretmeye başladı ve asıl hikâye de burada başladı. Zira işlenmeyen verinin herhangi bir katkı sağlaması mümkün değildi ve bu seviyelere adım adım gelindi. Günümüz pazar koşullarında tüketiciye yakın durmanın ön koşulu, büyük veri teknolojilerini ve yapay zekâyı etkin bir şekilde kullanmaktan geçiyor. Yapay zekâ yardımıyla bu verilerin işlenmesi ve değer yaratacak bilgiye dönüştürülmesi, verinin etkin kullanımını mümkün kılıyor. 2024'te veri odaklı iş modellerine geçişin hızlanması ve YZ çözümlerinin etkin kullanımı, markalara rekabet avantajı kazandırdı. Bu değişim, reklam sektörümüz için de oldukça hareketli bir yılın temel taşlarından birini oluşturdu.
Reklam sektöründe büyüme ve dijitalleşme çağı
Dernek olarak yaptığımız "Reklam Yaratımında İlk Saniye Stratejisi" araştırması, nörobilim uygulamaları ile online reklamlar incelendiğinde, reklamın daha ilk saniyesinde tüketicide pozitif bir etki bırakmanın yüzde 60-85 tıklama oranı üzerinde etkisi olduğunu kanıtladı. Bu önemli bulgu, 2024'ün ilk 6 ayında reklam ve medya yatırımlarının yüzde 150'ye yakın bir büyümeyle 110 milyar TL'yi aşması ve dijital medya yatırımlarının 66,34 milyar TL'ye ulaşarak toplam medya yatırımlarının yüzde 71,2'sini oluşturmasıyla birlikte, reklamcılığın teknolojiyle nasıl dönüştüğünü bir kez daha gözler önüne seriyor. Bu yatırımlarda video, gösterim bazlı reklamlar ve arama motoru reklamları öne çıkarken, dijital medya yatırımlarının yüzde 78,5'inin mobil cihazlarda gerçekleşmesi dikkat çekici bir gelişme oldu. Mobil reklamcılığın bu hızlı büyümesi, kullanıcıların mobil cihazlarda geçirdiği sürenin artması ve sosyal medya platformlarının etkisiyle yakından ilişkili. 2024'te dijital medyanın bu yükselişi, reklamcılığın teknolojiyle nasıl dönüştüğünü bir kez daha gözler önüne serdi.
MMA olarak pazarlama profesyonellerinin değer yaratma becerilerini geliştirmek için çalışıyoruz. Amacımız, pazarlama dünyasını dönüştürerek pazarlama profesyonellerini daha yüksek etkiler yaratabilecekleri şekilde desteklemek. Bu kapsamda; bilgi ve yeteneklerini artırıyor, yaptığımız küresel araştırmalar ile pazarlamayı satış ve kârlılığı artırmak için stratejik bir kaldıraç haline getirecek adımlar atıyoruz. Örneğin, MMA'in 2023'ten beri yürüttüğü "AI Personalization | YZ ile Kişiselleştirme Araştırması" ile YZ'nin gerçek zamanlı hedefleme ve optimizasyon aracı olarak kullanıldığı kampanyalarda 10'dan fazla sektörde, farklı markalar ve coğrafyalarda geri dönüşlerin ortalama yüzde 145 artabildiği görüldü. Yine MMA'in yürüttüğü "Hareketli Orta Segment | Moveable Middles Growth Framework (MMGF)" araştırmasında dünyada ilk defa doğru seçilen ve hedeflenen segmentlerde sadece 150 USD'lik bir yatırımla 1000 USD'lik bir geri dönüş alınabildiği ispatlandı. Bu, sadık tüketiciye yapılan yatırımın sadece 1/3'üne denk. Yaratıcılık ekseninden baktığımızda, CANVA işbirliği ile yaptığımız "2024 Yaratıcı Süreç Durumu Raporu"nda pazarlamacıların yüzde 77'sinin yaratıcılığın öneminin YZ'ya rağmen daha da arttığını vurgulaması dikkat çekici. Rapora göre, markalar, gelişen teknolojiler sayesinde daha fazla şeffaflık ve maliyet verimliliği için yaratıcı süreçleri ajanslardan kendi içlerine çekiyor. Bu durum, yaratıcı ajansların dönüşüm sürecine adapte olması gerektiğine işaret ediyor.
Ayrıca, MMA global çatısı altında kurulan, bizlerin de bir parçası olduğumuz Yapay Zekâ Liderlik Koalisyonu tüm dünyadan 170’ten fazla kurumdan 350 kanaat önderini bu konu odağında buluşturdu. Çalışmalar sonucunda sektörün başvuru kitapçığı niteliğinde 3 farklı rehber yayınlandı. Bu ve bu gibi çıktılar MMA’in bu konuda önderliğini ettiği konular, bu ve bu gibi rehberlerin kurumlara inmesi, gündelik uygulamaların parçası olması gerekli.
Bu bağlamda, MMA MEA çatısı altında bu sene hayata geçirdiğimiz MMA Academy, Türkiye, MENA ve Afrika bölgelerinde uyguladığı stratejik eğitim ve sertifika programlarıyla sektöre önemli katkılar sunmaya devam ediyor. Bu eğitimlerle pazarlama profesyonellerini ve markaları dijital çağın dinamiklerine uygun becerilerle donatıyor, veri odaklı stratejiler için yenilikçi teknolojilerden en iyi şekilde yararlanmalarını sağlıyoruz. Ayrıca, Türkiye'nin önde gelen devlet ve özel üniversitelerinde seçmeli ders olarak müfredata dahil edilen "Mobil İletişim ve Pazarlama" dersiyle, genç profesyonellere mobil stratejiler, müşteri deneyimi tasarımı ve veri analitiği gibi alanlarda yetkinlik kazandırıyoruz. 2019'dan beri Galatasaray Üniversitesi ile yürüttüğümüz programın yanı sıra, Bahçeşehir Üniversitesi, Bilgi Üniversitesi, Koç Executive Eğitim ve Sabancı Üniversitesi işbirliği ile yürüttüğümüz projeler, yüzlerce öğrenci ve profesyonele rehberlik ediyor ve etmeye devam edecek.
Ayrıca, reklam ve pazarlama sektörünün altı derneğinin birleşerek 2023'te kurduğu, kurucularından olduğumuz REPİD (Reklam ve Pazarlama İletişimi Derneği) çatısı altında, cross-media ölçümü, marka güvenliği, sürdürülebilirlik, YZ, sektörel ve mevzuat uyumu gibi konularda daha kapsamlı çalışmalar yürütüyoruz. Amacımız, Türkiye'de reklam ve pazarlama iletişimi sektörünün sağlıklı büyümesini ve gelişmesini, inovasyon ve düşünce önderliği ile destekleyerek küresel standartlara uygun bir ekosistem oluşturmak.
 (1).png "4 (3) (1).png")
2025'te pazarlama dünyasını neler bekliyor?
Dünya genelinde 2025 sonuna kadar reklam harcamalarının yüzde 30'undan fazlasının Yapay Zekâ destekli platformlar üzerinden yapılması bekleniyor. Bu da, Yapay Zekâ’nın pazarlama ve reklamcılığın geleceği için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.
Reklam ve pazarlama sektöründe dijitalleşmenin ve teknolojik dönüşümün hızı artmaya devam edecek. Markaların veri olgunluğunu artırmaya yönelik çabaları hızlanacak. Veri gizliliği ile ilgili artan beklentiler artacak. Şirketler bunu bir uyum zorunluluğu olarak değil, aynı zamanda müşteri güvenini artıran stratejik bir unsur olarak ele alacak. Şirketler maliyet verimliliğini artırmak için YZ araçlarına daha fazla yatırım yapacak. YZ etiği ve şeffaflık, sektörün üzerinde durması gereken kritik konular arasında yer alacak. Sosyal medya platformlarının doğrudan satış kanalı haline geldiği “sosyal ticaret / social commerce” alanı genişleyecek. Sosyal medya etkileyicileri, tüketicilerin satın alma kararlarında etkili olmaya devam edecekler. Burada sorumlu yayıncılık ilkesi gözetilecek. Şirketlerin, pazarlama faaliyetlerinin ve reklam yatırımlarının etkinliğini artırmak için, bütünleşik ölçümlemenin kritik önceliği devam edecek. Bu alanda YZ ve Makine Öğrenimi uygulamaları daha geniş bir kullanım alanı bulacak. YZ hiper-kişiselleştirme, yani tüketiciler ile YZ ve martech teknolojileri sayesinde daha fazla değil, daha anlamlı iletişime girme dönemine giriyoruz. Tüketici davranışlarının etkileşimlerinin mikromoments / küçücük anlarda analiz edilmesi ve doğru anda, doğru bağlamda mesajın iletilmesi konusu kritik olacak böylece HER ŞEY değil DOĞRU ŞEY iletişimi yapılacak. Pazarlama Organizasyonlarının yeniden yapılanma ihtiyacı söz konusu olacak. Bu alanda hızlı hareket eden ve stratejilerini buna göre dizayn eden şirketlerin gelecekte kazanacağı muhakkak.