Aristo İletişim Ajans Başkanı Çınar Ergin: "2024 yeni şeyler öğrenmenin, adaptasyonun, inovasyonun yanı sıra global çalışmalardaki ivmeyi büyütme adımlarının yılı oldu." Aristo İletişim Ajans Başkanı Çınar Ergin ile 2024 yılını, 2025 yılına dair öngörülerini ve gelecek planlarını konuştuk.
Dijitalleşmenin hız kazandığı ve ekonomik dalgalanmaları yoğun olarak hissettiğimiz bu dönemde çeviklik ve adaptasyon kabiliyetimizi kullanarak her alanda yeni stratejiler geliştirdik. Aristo İletişim olarak 15’inci yaşımızı kutladığımız bu yıl, dijital dönüşüm süreçlerimizi hızlandırarak yenilikçi teknolojilere daha fazla yatırım yaptık, bununla birlikte müşterilerimize daha etkili iletişim çözümler sunmak için de yeni yollar keşfettik. 15 yılın bize kattığı deneyim ile ilk günkü heyecanımızı kaybetmeden işimizi en iyi şekilde yapmaya ve iş ortaklarımız için değer yaratmaya devam ettik. Güçlü ekibimiz ve doğru stratejilerle hedeflerimize ulaşarak; belirsizliklerin için de dahi sürdürülebilir büyümenin mümkün olduğunu ortaya koyduk.
Dijitalleşme alanında özellikle yapay zeka, veri analitiği ve büyük verinin kullanımı, sosyal medyanın evrimi gibi konulara odaklandık. Öğrenme, durmaksızın devam eden bir süreç ve bu yıl biz de bu sürecin önemli bir parçası olduk. Her zorluğun, aynı zamanda yeni fırsatlar sunduğunu gördük ve bu fırsatları en iyi şekilde değerlendirmeye çalıştık. Kısacası 2024 yeni şeyler öğrenmenin, adaptasyonun, inovasyonun yanı sıra global çalışmalardaki ivmeyi büyütme adımlarının yılı oldu.
Her alanda olduğu gibi, halkla ilişkiler trendleri de büyük veri, dijitalleşme ve tüketici tercihleri gibi sektör değişimlerinden ve gelişmelerinden etkileniyor. Çünkü artık geleneksel iletişim yöntemleri tek başına yeterli olmuyor ve bu durum da oyunun kurallarını adeta yeniden şekillendiriyor.
Yeni dönemin trend listesinin başında yapay zeka geliyor. Yapay zeka, 2025 yılında PR sektöründe kilit bir rol oynayacak. 2025'te PR profesyonelleri, yapay zeka ve veri analitiği gibi güçlü araçlarla daha veri odaklı çalışacak. Yapay zeka uygulamaları sayesinde veriyi hızlıca özetleyip analiz edebilmek, PR çalışmalarını daha verimli hale getirecek. Yapay zeka destekli analizler sayesinde hedef kitlenin beklentilerini daha iyi anlayarak kişiselleştirilmiş iletişim noktasına ulaşılacak. Bu dönemde dijitali daha etkin kullanan, veriyi anlamlandıran ve doğru hikayeyi anlatmayı başaranlar fark yaratacak.
2025’te, toplumsal fayda projeleri markaların odak noktasında kalmaya devam edecek. Markaların toplumsal sorunlara duyarlı olması, eşitlikçi ve kapsayıcı yaklaşımlar sergilemesi tüketici tercihlerindeki etkisini artan bir ivmeyle sürdürecek. Sosyal medya platformlarından LinkedIn, kendisini sektöründe düşünce lideri olarak konumlandırmak isteyen bireyler ve işletmeler için önemli bir araç olacak.
Bunların yanı sıra 2025'te mikro etkileyicilerin daha yoğun kullanımını görmeyi bekliyoruz. Markaların hedef kitleleriyle etkileşime geçmesi ve gerçek bağlantılar kurması için güçlü bir yol olacak. Markalar, hedef kitlelerinde yankı uyandıran niş etkileyicilerle ortaklık kurarak özgün ve etkili pazarlama kampanyaları oluşturabilecek.